Kripto Paralar İçin Güvenlik Önlemleri – 2025 Yılı

Kripto paralar için güvenlik önlemleri son derece önemlidir. Kripto dünyasında iki temel prensip vardır. Birincisi: “Önemli olan ne kadar kazandığınız değil, ne kadarını saklayabildiğinizdir.” İkincisi: “Anahtarlar sizin değilse, coinlerde sizin değildir.”

Geçtiğimiz birkaç yıl, pek çok proje başarısızlığı ve çöküşlerle oldukça zorlayıcı oldu. Bu durumlar birçok kişiyi yıkıcı kayıplar ve zorlu derslerle karşı karşıya bıraktı.

Bu iki önemli ifadeyi kripto dünyasında yol alırken aklınızın bir köşesinde bulundurmak önemlidir. Bu iki ifade, hayat değiştiren bir servet ile her şeyi kaybetme riski arasında, önemli bir fark yaratabilir.

Olayların ne kadar hızla kötüye gidebileceğine dair pek çok örneği bizzat gördük. Anchor Protocol’un çöküşü, Celsius’un iflası, FTX’in mali zorlukları, Mt. Gox saldırısı, Binance, KuCoin ve HTX gibi borsalarda yaşanan güvenlik ihlalleri gibi sayısız olay yaşadık.

Eğer kendi anahtarlarınızı elinizde tutmaz ve kripto para güvenliğine dikkat etmezseniz, her şeyinizi kaybedebilirsiniz. Bu durumlar bunu açıkça göstermektedir. Bu yüzden kripto paralar için güvenlik önlemleri son derece önemlidir.

Hazırsanız şimdi yazımıza geçerek kripto dünyasında güvenliğinizi maksimum seviyeye çıkarmak için gereken adımları atma zamanı.

Kripto Para Ne Kadar Güvenli?

Güvenlik konusu oldukça sık karşılaştığımız ve haklı sebeplerle sorulan bir sorudur. Her hafta, kripto dünyasında yeni bir hack olayı olmakta.

Ayrıca dolandırıcılık vakası ve karmaşık bir güvenlik açığının haberleriyle karşılaşıyoruz. Bu durum, insanların tedirgin olmasına neden olmaktadır.

Kripto güvenliğini, çok güvenli bir eviniz olduğunu düşünün. O evin, son derece güvenli kilitleri ve bir güvenlik sistemi var.

Evde kapılarda hareket sensörleri, çekilir köprüye sahip bir hendek ve daha fazlası olduğunu düşünelim. Ancak, kapıyı açık bırakır ve güvenlik sistemini aktif etmeyi unutursanız, tüm bu önlemler işe yaramaz.

Kripto para dünyası içinde durum aynıdır. En iyi cüzdanlara ve koruma yöntemlerine sahip olduğunuzu düşünelim. Ancak, anahtarlarınız ve kurtarma ifadelerinize dikkat etmezseniz, kripto varlıklarınızı riske atarsınız. Ayrıca, siber güvenlik önlemlerinizi ihmal etmeyin.

Kripto paranın güvenliği, onu ne kadar güvende tuttuğunuza bağlıdır. Maalesef, güvenlik ile kullanım kolaylığı arasında bir denge bulmak zorundasınız.

Kripto paranızı ve işlem süreçlerinizi ne kadar güvenli hale getirirseniz, kullanımı o kadar zahmetli olur. Burada önemli olan, sizin için uygun dengeyi bulmaktır.

Örneğin, fiziksel altınınız var. Bunu göz taraması, koruma köpekleri, silahlı güvenlik görevlileri ile donatılmış bir yeraltı sığınağında sakladığınızı düşünün.

Ayrıca, gizli şifreler söylemek, güvenlik görevlileriyle özel el sıkışmaları yapmak ve filmlerde gördüğünüz gibi lazerli güvenlik sistemlerinden geçmek zorunda kalsanız.

Bu önlemler milyonlarca dolar değerinde altın külçeleri saklıyorsanız mantıklı olabilir. Ancak, 25 dolar değerinde bir altın sikke için tüm bu güvenlik önlemlerini uygulamak pek akıllıca olmaz.

Benzer şekilde, 500 bin dolarlık altını iç çamaşır çekmecesinde saklamak pratik olabilir. Ancak bu pek güvenli bir yöntem sayılmaz.

Kripto parada aynı şekildedir. Onu Fort Knox kadar güvenli hale getirebilirsiniz. Ayrıca birikimlerinizi tarayıcı uzantılı bir cüzdanında tutabilirsiniz (bu pek tavsiye edilmez). Bu yöntem çok güvenli olmasada, erişim açısından son derece kolaydır.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri makalemizde, güvenlik spektrumunun her iki ucunuda keşfedeceksiniz. Ayrıca size uygun dengeyi bulmanıza yardımcı olacaktır.

Sağlam siber güvenlik uygulamalarına sadık kaldığınız sürece, genellikle her şey yolunda gider.

Kripto ile ilgili sorunlar, genelde üç ana kategoriye ayrılır. Bu problemlere birlikte bakalım.

• Dolandırıcılıklar: Hepimiz şu sözü biliriz, eğer bir şey gerçek olamayacak kadar iyi görünüyorsa, muhtemelen öyledir. Bu durum, kripto dünyası için son derece geçerlidir. Akıl almaz kazanç vaatlerine ve çevrimiçi ortamda tanımadığınız ve şüpheli görünen kişilere itibar etmemeniz gerekir. Açgözlülüğünüzü kontrol altında tutarak, pek çok kişinin düştüğü tuzağa siz düşmemiş olursunuz.

• Merkeziyetçilik: Bu, bilinen klasik bir sorundur. Dijital varlıklarınızı bir borsada tuttuğunuz zaman, aslında paranızı başka birisinin eline bırakmış olursunuz. Eğer o borsa hacklenirse ve iflas ederse, kriptonuzda gidebilir. Bu yüzden kendi varlıklarınızı kendiniz saklamanız, yani self-custody, son derece önemlidir. Bu, fonlarınız üzerinde tam kontrolünüz olmasını sağlayan tek yoldur.

• Kayıp Özel Anahtarlar/Seed Cümlesi: Kendi saklama yönteminizde altın kural budur. Kurtarma cümlenizi asla kaybetmeyin! Bu cümleyi, servetinize giden hazine haritası gibi değerli ve korunaklı, gizli ve çevrimdışı bir yerde saklayın. Bu cümle kaybolursa, dünyanın hiçbir yerindeki hiçbir hazine avcısı, bunu sizin için geri getiremez. Bu makale, bu hayati öneme sahip cümleyi nasıl koruyacağınıza dair bilgilerle doludur.

• Virüsler ve Zararlı Yazılımlar: Eğer seed cümlelerinizi bilgisayarınızda, daha kötüsü, bulut hizmetlerinde saklarsanız, risk altındasınız. Bu hizmetler Google Drive ve iCloud’u içerir. Hackerlar, dosyalarınızı didik didik arayıp, değerli kurtarma cümlelerinizi ve özel anahtarlarınızı bulmaya bayılırlar. Bilgisayarınızda özel anahtarlarınızı ve seed cümlelerinizi saklamak güvenli bir yöntem değildir. Çünkü bilgisayarınızı tarayabilecek sayısız virüs ve zararlı yazılım mevcuttur. Güçlü bir antivirüs yazılımınız olsa bile, hackerların çoğu zaman koruma yazılımlarından bir adım önde olduğunu unutmayın.

En iyi savunma yönteminiz kurtarma cümlenizi asla çevrimiçi bir ortama girmemektir. Ayrıca bir donanım cüzdanı kullanmaktır. Bu sayede kripto varlıklarınızı çevrimdışı tutarak, kötü niyetli kişilerin ve internet erişimi olanların eline geçmesini engellersiniz.

• Hacker Saldırıları: Kurtarma cümlenizi bulut depolama hizmetlerinde saklamak, ev anahtarını paspasın altına koymak kadar risklidir. Çünkü herkes ilk olarak orayı kontrol eder. Hackerlar ve bazen hükümetler, bulut depolamaya erişip kurtarma cümlelerini ele geçirebilir. Bu sayede kullanıcıların kripto varlıklarını çalabilir ve üzerine el koyabilir. PPhishing saldırılarıda artışta. Bu yüzden, kripto ile ilgili bilgileri bulut depolamada tutmaktan kaçının. iCloud, LastPass ve Google Drive’daki hackler, insanların kriptolarını kaybetmesine neden oldu. Bu yüzden kurtarma cümlenizi asla çevrimiçi ortamlarda saklamamalısınız.

Kripto Adresleri: Bu adresler, uzun ve karmaşık harf ve rakam dizilerinden oluşur. Yanlış girilmesi oldukça kolaydır. İşin kötü tarafı ise, kriptonuzu yanlış bir adrese gönderdiğinizde, bu varlıklarınız sonsuza kadar kaybolur.

Bu demek oluyor ki, yanlışlıkla gönderim yaptığınızda başvurabileceğiniz bir kripto müşteri hizmetleri bulunmamaktadır.

Ayrıca, kopyaladığınız kripto adreslerini başka bir adresle değiştirebilen ‘clipboard hijacker’ adlı kötü amaçlı yazılımlar vardır.

Bu yüzden her şeyi iki kez kontrol etmek büyük önem taşır. Çünkü varlıklarınız gerçektende buna bağlıdır.

Adresi hatasız bir şekilde yapıştırdığınızdan emin olmak için kopyala-yapıştır işlevini kullanmak genellikle iyi bir yöntemdir.

Ancak, yapıştırdıktan sonra adresin hackerlara ait olmadığını kontrol etmelisiniz. Bu kontrol, kriptonuzun yanlış ellere geçme riskini önler.

Sahte Kripto Uygulamaları: İnanılması güç olabilir ancak hackerlar, gerçek uygulamalarla birebir aynı görünen, sahte değerlendirmeler ve binlerce indirme sayısıyla dolu dolandırıcı uygulamalar yaratmada oldukça yetenekli hale gelmişlerdir.

Sahte uygulamalardan birini indirip paranızı aktardığınızda, kripto varlıklarınız birden buharlaşabilir. Uygulamalar çok kurnazca tasarlanmış.

Kripto paralar için, yalnızca orijinal şirketin web sitesinden finans ve kripto uygulamalarını indirin.

Google Play ve Apple App Store’da doğrudan arama yapmayın. Bunun yerine, şirketin sunduğu uygulama mağazası bağlantılarını kullanın.

Birçok kullanıcı, bu platformlarda yanlışlıkla zararlı uygulamaları indirdiği için bu önlem büyük önem taşır.

DeFi Protokolleri: Merkeziyetsiz finans (DeFi), heyecan verici bir alan olmasına rağmen, hâlâ oldukça karmaşıktır. Ayrıca düzensiz bir ortam sunar.

Birçok DeFi projesi, yetersiz denetimlerden ötürü güvensizdir. Her yıl, aceleyle yapılan proje geliştirmeleri ve kötü güvenlik kontrolleri yüzünden birçok hack olayı yaşanıyor.

Kripto para güvenlik önlemleri yazımızda, DeFi denetimlerini ve güvenlik kontrollerini nasıl doğrulayacağınızı detaylıca açıklayacağız.

Bu durum ciddi riskler barındırsada, durum tamamen umutsuz değil. Potansiyel tehlikelerin farkında olarak, kripto dünyasında güvenle ilerleyebilirsiniz. En iyi uygulamaları izlemeye çalışacağız.

Sakin kalmak, tetikte olmak ve uygulamaları dikkatlice takip etmek, varlıklarınızın güvenli kalmasını sağlar.

Kripto Saklama Yöntemleri

Kripto paralar için güvenlik önlemleri, arasında güçlü şifreler kullanmak, iki faktörlü kimlik doğrulamayı etkinleştirmek ve özel anahtarları güvenli bir yerde saklamak bulunmaktadır.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri, kullanım kolaylığı arasında doğru dengeyi bulmayı gerektirir.

Çok güvenli bir sistem kurabilirsiniz. Ancak bu, fonlarınıza erişimin oldukça zor olması anlamına gelir.

Aşırı güvenlik duvarları ve şifrelemeler kullanırsanız, fonlarınıza erişim bir “Görevimiz Tehlike” filmi sahnesini andırır.

Özellikle, sadece 10 dolarlık USDT transfer etmeye çalışıyorsanız, bu kadar karmaşık güvenlik önlemleri gereksiz.

Kullanıcıların kriptolarını güvende tutarken aynı zamanda erişilebilir kılmak için ideal bir düzen oluşturması genellikle bir deneme yanılma sürecini içerir.

Kriptoyu, günlük nakit kullanımınıza benzer şekilde ele almak yararlı olabilir. Kimse tüm birikimini sürekli üzerinde taşımak istemez. Günlük kahve için kullanacağı 5 doları yüksek güvenlikli bir kasada saklamak istemezsiniz.

Çoğu kişi, yakın zamanda ihtiyaç duyacağı miktarı kolayca erişilebilir tutar. Geri kalanını güvenli bir şekilde saklar.

Kripto varlıklarınız içinde benzer bir strateji uygulamak, sağlam bir başlangıç ve en iyi uygulamalardan biridir.

Kripto varlıklarını saklamanın birkaç farklı yolu vardır. Genellikle en kolay yöntemler en az güvenli olanlardır. Şimdi, bu yöntemleri detaylı bir şekilde inceleyelim.

Kriptonuzu Bir Borsada Tutmak: Kolay Ama Risklidir

Birçok kişi, kripto paralarını satın aldıkları borsada tutmayı tercih ediyor. Aktif yatırımcılar haricinde, bu durum genelde bilgi eksikliğinden, güvenmemekten ve tembellikten kaynaklanıyor.

Ancak bu yöntem, kriptonuzun başkası tarafından sizin adınıza tutulmasını gerektirir. Bu durum ideal bir durum değildir.

50 dolarınızı saklaması için bir yabancıya vermezsiniz. Öyleyse kriptonuzu neden bir borsaya emanet edesiniz.

Borsalar hacklenebilir ve hesapları dondurabilir. Bu durum fonlarınızı ciddi risklere atar. Kriptonuzu borsada tutmak, gerçek kripto varlıklarınıza sahip olmak yerine sadece bir borç senedi tutmak gibidir.

Eğer borsa hacklenirse ve fonları kötü yönetirse, paranızı geri alma şansınız olmayabilir. Ne yazık ki, geçmişte onlarca borsa hacklenmiştir. Bu yüzden pek çok borsa bir gecede çökmüştür.

Bu süreçte müşteri fonları kayboldu (2022’deki FTX çöküşü gibi). Eğer “bana olmaz” diyorsanız, tekrar düşünün.

Hackerlar, büyük borsaları milyonlarca dolarlık bir bal küpü olarak gördükleri için hedef almaktadır.

Kendi kriptonuzu saklamak, bu tür saldırılara karşı sizi daha az hedef yapar. Akıllıca davranırsanız, bir hackerın kripto varlıklarınıza sahip olduğunuzu bilmeyeceği ihtimali oldukça yüksektir.

Hatta bunu tahmin etseler bile, bireysel hedefler büyük borsalara kıyasla çok daha az caziptir. Çünkü bireyler, büyük kripto borsalarına göre nispeten küçük hedeflerdir.

Ancak, “Kriptonuzu Asla Borsada Saklamayın” kuralının bazı istisnaları vardır. Bazı durumlarda kriptonuzu borsada tutmak mantıklı ve hatta zorunlu olabilir.

• Bazı tokenler, borsada tutulduklarında ayrıcalıklar sunar. Örneğin, işlem ücreti indirimi gibi indirimler sunar. Binance’in BNB Coin’i ve KuCoin’in KCS tokeni bunlara örnek olabilir..

• Günlük işlem yapan yatırımcılar, hızlı fon erişimi gerektirdiğinden kripto varlıklarını borsada bırakmayı tercih eder.

• Yakında satış yapmayı planlayan ve önemli bir olaya bağlı olarak zamanlamayı ayarlamak isteyen kullanıcılar için, yoğun dönemlerde borsaların çökebilme ve blok zincir işlemlerinin gecikebilme ihtimaline karşı, fonları erken bir zamanda borsaya taşımak uygun olabilir.

• Staking yapmak ve ödül kazanmak bazen fonların borsada tutulmasını gerektirir. Bu durum kendi saklama çözümünüzden daha risklidir.

Birçok deneyimli kripto yatırımcısı, herkesin kendi saklama yöntemlerini öğrenip alışması gerektiğini savunur.

Ancak, her durum için geçerli olacak bir kural olmadığınıda kabul etmek gerekir.

Eğer unutkan, düzensiz ve sürekli hareket halindeyseniz güvenli bir saklama alanınız yoksa, fonlarınızı borsada tutmak daha pratik ve hatta daha güvenli olabilir.

Ancak, bu durumun risklerinin farkında olmanız şarttır. Kendi fonlarınızı yönetmek büyük bir sorumluluktur. Herkes bu yükümlülüğü üstlenmeye hazır olmayabilir.

Alternatif olarak, Coinbase Custody ve Gemini gibi profesyonel saklama hizmetlerini değerlendirebilirsiniz. Ancak fonlarınızı emanet etmeden önce bu hizmetlerin güvenilir olduğundan emin olun.

Yazılım Cüzdanı Kullanımı: Güvenlik ve Kolaylık Arasında İdeal Bir Denge

Bir yazılım cüzdanı (ayrıca “hot wallet” olarak da bilinir), güvenli ve kullanımı kolay bir çözüm arıyorsanız ideal bir seçenektir.

Bu tür cüzdanları telefonunuza ve bilgisayarınıza ücretsiz olarak indirebilirsiniz. En güzel yanıda anahtarlar tamamen sizin kontrolünüz altındadır.

Yani kripto varlıklarınız üzerinde tam kontrol sağlayabilirsiniz.

Ancak bu cüzdanlar, internete bağlanabilen cihazlara yüklendikleri için bazı riskler taşırlar.

İnternet, hackerlar için bir oyun alanı gibidir. Wi-Fi, Bluetooth ve mobil veri ile bağlanan her cihaz potansiyel bir hedeftir.

Kötü amaçlı yazılımlar ve virüsler, fark edilmeden cihazınıza sızabilir. Bu sayede özel anahtarlarınızı ve kurtarma cümlelerinizi çalabilir.

Bu nedenle, yazılım cüzdanları, günlük harcamalar için çok kullanışlıdır. DApp’lere bağlanma ve DeFi protokollerinde işlem yapma gibi durumlarda kullanışlıdır. Fakat, ek önlemler almanızı gerektirir.

Endişelenmeyin, yazılım cüzdanınızı nasıl güvence altına alacağınızı makalemizde anlatacağız. Kripto paralar için güvenlik önlemleri konusunu işliyoruz.

Bir Donanım Cüzdanı Kullanmak: Yüksek Güvenlik İçin En İyi Seçim

Eğer güvenlik öncelikliyse ve biraz kullanım kolaylığından ödün verebilecekseniz, bir donanım cüzdanı (soğuk cüzdan) en iyi yöntemdir. Çoğu kripto yatırımcısı ve güvenlik uzmanı bunu tercih eder.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri arasında en iyisidir. Bu küçük cihazlar, özel anahtarlarınızı çevrimdışı olarak saklar.

Bu durum onları çevrimiçi hackerlara karşı tamamen erişilmez kılar. Çoğu donanım cüzdanında Bluetooth ve NFC bulunmaz. Dolayısıyla veri alışverişi yapılmaz ve hackerlar için olası bir saldırı vektörü teşkil etmez.

İşlem yapmak istediğinizde, yalnızca cihazı bilgisayarınıza bağlamanız yeterlidir. Diğer bir seçenek olarak telefonunuza bağlaya bilirsiniz. Özel anahtarlarınız cihazdan asla ayrılmaz.

Ayrıca, işlem onaylama işlemi donanım cüzdanı üzerinde gerçekleşir. Bu sayede hiçbir zaman çevrimiçi bir cihazla temas etmez. Bu durum adeta bir iki faktörlü kimlik doğrulaması (2FA) gibi işlev görür.

Dezavantajlarına gelince, donanım cüzdanları en pratik seçenek olmayabilir. Her işlem yapmak istediğinizde, onları sakladığınız yerden çıkarıp cihaza bağlamanız gerekir.

Günlük alışverişler için yanınızda taşımak önerilmez. Bu cüzdanları iyi bir şekilde saklamak ve korumak önemlidir. Bu nedenle, donanım cüzdanları genellikle uzun vadeli yatırımlarınızı saklamak için idealdir.

Donanım ve yazılım cüzdanlarını bir arada kullanmak akıllıca bir çözüm olabilir. Fonlarınızı farklı cüzdanlarda tutarak risklerinizi dağıtırsınız.

Aynı zamanda, bir gece dışarı çıkmadan önce ATM’den nakit çeker gibi, donanım cüzdanınızdan yazılım cüzdanınıza daha küçük miktarlarda kripto aktararak günlük kullanım için ve DApp’ler ve DeFi protokolleriyle etkileşimde bulunmak için kullanabilirsiniz.

Sıcak Cüzdanlar ve Soğuk Cüzdanlar: Bu terimleri muhtemelen daha önce duymuşsunuzdur. “Sıcak cüzdan”, internete bağlı olan herhangi bir cüzdanı ifade eder. “soğuk cüzdan” ise tamamen çevrimdışıdır.

Ayrıca, bir kripto cüzdanının gerçekte coinlerinizi saklamadığını hatırlamak önemlidir. Kripto varlıklarınız blok zincir üzerinde bulunur. Cüzdan, bu varlıklara erişmek için gereken anahtarları barındırır.

İşte bu yüzden, cüzdanınızı kaybetmeniz ve zarar görmesi durumunda bile kurtarma cümleniz varlıklarınızı geri getirebilir.

Kağıt Cüzdanlar: Ultra Güvenli ama Pratik Değil

Kağıt cüzdanlar, kripto paraların güvenli bir şekilde saklanması için kullanılan en eski yöntemdir.

Kullanıcı anahtarları bir kağıda basılır. Bu durum onları dijital saldırılara karşı tamamen korunaklı hale getirir.

Ancak, bu yöntem pek kullanıcı dostu değildir. Kağıdın hassas yapısı nedeniyle dikkatli bir şekilde korunması gerekir.

Kağıt cüzdanlar, işlem yapma açısından pek pratik değildir. Modern donanım cüzdanları, web3 uygulamaları ve DApp’lerle entegre olamaz. Bu, kullanıcıların uygulamaların sunduğu avantajlardan yararlanmasını engeller.

Eğer sık sık işlem yapmıyorsanız ve bir cypherpunk tutkunuysanız, kağıt cüzdanlar sizin için uygun bir seçenek olabilir.

Ancak, çoğu kullanıcı için daha modern ve pratik saklama yöntemleri tercih edilmektedir.

Özetle

Kripto işlemleriyle sıkça uğraşmayan ve büyük varlık tutan, uzun vadeli yatırım düşünenler için donanım cüzdanı en iyi seçenektir.

Birçok kullanıcı, riskleri minimize etmek için varlıklarını çeşitli cüzdanlarda tutar. Genellikle, fonların büyük bir kısmı, adeta güvenli bir kasa görevi gören donanım cüzdanında saklanır.

Günlük işlemler, staking ve DeFi etkileşimleri için yazılım cüzdanları tercih edilir. Borsada fazla kripto para bulundurmamak en iyisidir. Ancak, işlem gören tutarlar, avantajlar için gereken miktarlar ve satışa hazır varlıklar hariçtir.

Kripto para satın aldığınızda ise, en iyi yöntem bu varlıkları hemen kendi kontrolünüzde olan bir cüzdana aktarmaktır.

Birden Fazla Cüzdan Kullanın

Kripto paralar için güvenlik önlemleri rehberinde almanız gereken en önemli bilgi şudur. Birden fazla cüzdan, “kamikaze” cüzdanlar dahil, riskinizi dağıtarak en aza indirgemek için mükemmel bir yoldur.

Eğer büyük miktarda kripto para tutuyorsanız, bu varlıkları iki donanım cüzdanı arasında paylaştırmanızı öneririm.

Bu donanım cüzdanları hiçbir zaman çevrimiçi DApp’ler ve DeFi protokolleri ile temas etmemelidir.

Trezor, NGRAVE, BC Vault, Cypherock ve Tangem’i göz önünde bulundurun.

Çoğu yazılım cüzdanı ücretsiz olduğu için, aynı cihazda 2-3 mobil cüzdan kullanabilirsiniz. Yada varsa farklı mobil cihazlarınıza dağıtabilirsiniz.

Önerdiğim mobil cüzdanlar arasında Best Wallet, Trust Wallet, Exodus ve Zengo bulunmaktadır.

Zengo’yu herkesin kullanması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü sadece ücretsiz olmakla kalmıyor. Aynı zamanda perakende kullanıcılar için kurtarma cümlesi ihtiyacını ortadan kaldıran Multi-Party Computation (MPC) güvenliğinide kullanıyor.

MPC güvenliği, Coinbase ve Fireblocks gibi büyük kripto saklama servisleri tarafından kullanılmaktadır.

Kurumsal düzeyde güvenlik için yeterli ise, banada yeterlidir. Bu yöntem, cüzdanların %98’inden fazlasının kullandığı BIP-32 Hiyerarşik Deterministik cüzdanlardan tamamen farklı bir yedekleme ve kurtarma yöntemi sunar.

Bu durum gelecekte bir güvenlik yöntemi eksik olursa ek bir güvenlik katmanı sağlar.

Tarayıcı uzantısı cüzdanlarına gelince, burada “kamikaze” cüzdanları devreye girer. Bunlar’da ücretsiz olduğundan istediğiniz kadar kullanabilirsiniz.

En popüler cüzdan uzantıları şunlardır. Ethereum ve EVM uyumlu zincirler için Metamask. Solana için Phantom ve Metamask alternatifi Rabby.

Hangi blok zinciri ile etkileşimde bulunmak istiyorsanız, ona uygun farklı tarayıcı uzantısı cüzdanlarını kullanmanız gerekebilir.

Bilgisayarımda birden fazla tarayıcı bulunmaktadır. Brave, Google Chrome, Microsoft Edge ve Opera gibi farklı tarayıcılarda çeşitli profillerim var. Her bir tarayıcıda farklı bir tarayıcı uzantısı cüzdanı kullanmaktayım.

Neden bu kadar karmaşık bir kurulum?

DApp’ler ve DeFi protokollerinde gezinmek, adeta bir mayın tarlasında yürümeye benzer.

Yeni, henüz test edilmemiş ve riskli protokollerle etkileşime girmeniz ve airdropları takip etmeniz durumunda, kötü niyetli bir projeye rastlamanız, bir oltalama bağlantısına tıklamanız, hacklenen bir DApp ile etkileşimde bulunmanız veya bir dolandırıcılık olayına (rug pull) maruz kalmanız kaçınılmazdır.

İşte tarayıcı uzantısı cüzdanlarımı nasıl kullandığımı gösteren hayali bir kurulum örneği.

Brave Tarayıcı Profil #1 Metamask – Bu cüzdan, DeFi alanında kullanmayı tercih ettiğim fonların çoğunu barındırır.

Yalnızca Aave ve Uniswap gibi test edilmiş ve güvenilir DeFi protokolleri ile etkileşimde bulunur.

Riskli işlemler için kullanılmadığından oldukça güvenli bir yapıya sahiptir. Büyük miktarda kripto para staking’i için uygun durumdadır.

İpucu: Phishing sitelerinden kaçınmak için, DeFiLlama gibi platformları kullanın. Bu, DeFi protokollerinin güvenilir bağlantılarına erişmenizi sağlar.

Brave Tarayıcı Profil #1 Phantom Wallet – Bu cüzdan, yalnızca Solana ekosistemi içindeki Jupiter ve Raydium gibi en güvenli ve prestijli DeFi protokolleri ve DApp’ler ile etkileşim kurar. Bu cüzdan staking için yeterince güvenli bir yapıdadır.

Brave Tarayıcı Profil #2 Metamask – Bu cüzdan, likidite sağlama ve yield farming için ayrılan miktarları tutar. Staking ve airdrop avcılığı gibi diğer amaçlar için kullanılmaz.

Böylece, bu cüzdanın güvenliği tehlikeye girse bile, diğer cüzdanlarımda staking ve lending için kullanılan fonları riske atmam.

Chrome Tarayıcı Metamask (Kamikaze Cüzdan) – Bu cüzdan, yalnızca işlem ücretleri için birkaç dolarlık kripto para barındırır. Başka bir değer taşımaz.

Ne kadar çok deneysel DeFi protokolü ile ilgilenir ve airdropları takip ederseniz, “airdrop talep etmek” ve cüzdanınızı şüpheli sitelere bağlamak için o kadar çok bağlantıya tıklamanız gerekir.

Büyük miktarlardaki kriptoları bu tür son derece riskli faaliyetlere maruz bırakmam. Ancak, DeFi’nin yeni sınırlarını ve olası meşru airdropları ve token ödüllerinide kaçırmak istemem.

Eğer bu tür faaliyetlere girişirseniz, sayısız NFT alım teklifi, airdrop, Twitter kampanyası ve ödüllerle karşılaşacaksınız. Bunların çoğu sahtekarlık olabilir.

Bu yüzden, hiç fonu olmayan bir kamikaze cüzdanı kullanarak ödül toplayabilirsiniz.

Bu cüzdana herhangi bir fon, NFT ve airdrop ödülü yatırıldığında, bunları derhal daha güvenli bir cüzdanınıza transfer edin.

Bu, kripto para depolama konusunun sonudur. Şimdi, kripto paralar için güvenlik önlemleri yazımızda, yaygın hataları ve bunlardan nasıl kaçınılacağını inceleyelim.

Yaygın Risklerden Nasıl Kaçınılır?

Kripto paralar için güvenlik önlemleri yazımızda, kaçınılması gereken tuzaklar ve güvenli kripto depolama yöntemleri vardır. Şimdi en iyi uygulamalara geçelim.

Kripto Paralarınızı Dolandırıcılıklardan Koruyun

Bu konu oldukça basittir. Eğer bir şey size garip geliyorsa ve inanılmaz yüksek getiriler vaat ediliyorsa uzak durmak gerekir.

Ayrıca kulağa gerçek olamayacak kadar iyi geliyorsa, karşınızda bir kırmızı alarm var demektir. Bu tür durumlarda her zaman içgüdülerinize güvenin.

DeFi dünyasına adım atmadan önce araçlar ve kaynaklarla tanışmakda son derece önemlidir.

Blok zinciri teknolojisinin en büyük avantajlarından biri şeffaflıktır. Kripto para dünyasında yaygın bir söz vardır: “Güvenme, doğrula.” Bu ifade, kriptonun şeffaflığı sayesinde kimseye güvenmemenizdir.

Tecrübeli kripto kullanıcıları, birçok dolandırıcılıktan kaçınabilirler. Bunun için projelerin ve akıllı sözleşmelerin meşruiyetini kendileri doğrulamak üzere çeşitli kaynaklar kullanırlar.

DeFi dünyasında gezinirken en sevdiğim araçlardan biri DappRadar’dır. DeFi, NFT ve oyun projelerini takip etmek için son derece kullanışlıdır.

Ayrıca meşru merkeziyetsiz uygulamaları (DApp) bulmanıza yardımcı olur. Benim için basit bir kural vardır.

Eğer bir DApp ve protokol DappRadar üzerinde doğrulanmamışsa, o platforma cüzdanımı bağlamam.

Bir diğer önemli araç ise De.Fi’dir. Bu platform, dünyanın en büyük kripto akıllı sözleşme denetim veritabanını, bir anti-virüsü, akıllı sözleşme tarayıcısını, kalkanı ve daha fazlasını sunar.

De.Fi, kullanıcıların akıllı sözleşmelerin güvenilirliğini ve blok zincir denetimlerini doğrulamasını sağlar.

Bu aracı kullanmaya alışmanızı şiddetle tavsiye ederim. Eğer her akıllı sözleşme adresini bu araçla tararsanız, cüzdan güvenliğinizi düzenli olarak kontrol edersiniz.

Ayrıca, tarayıcı ve kalkan işlevlerini kullanırsanız, kendinizi korursunuz. Bu, kötü amaçlı protokollerden ve akıllı sözleşmelerden kaynaklanabilecek büyük kayıplardan korunmanızı sağlar.

2017’den beri DeFi ile ilgileniyorum ve bugüne kadar herhangi bir DeFi kaybına uğramadım. Ancak yüzlerce kişinin mağdur olduğunu biliyorum.

Kayıpların nedenini inceledim. Çoğu zaman, kurbanlar akıllı sözleşmeyi ve imzaladıkları işlemi De.Fi gibi bir site aracılığıyla doğrulamamış.

Ayrıca düzgün bir şekilde denetlenmemiş deneysel bir DeFi protokolünü kullandıklarınıda görüyorum. Ekstra bir adım gibi görünebilir ancak bu son derece önemli bir adımdır.

Merkeziyetçilik Risklerinden Kaçınma

Kripto paraların güvenliği için, merkeziyetçilik risklerinden kaçınmak çok önemlidir. Bu riskten kaçınmanın altın kuralı, kripto paralarınızı güvenli bir cüzdan kullanarak kendi kontrolünüz altında saklamaktır.

Borsada, kredi platformunda ve üçüncü taraf hizmetlerdeki varlıklarınızı başkasına teslim edersiniz. Bu, fonlarınız üzerindeki kontrolü kaybetmeniz demektir.

Kendi kendine saklama yöntemini seçerek kripto varlıklarınızı koruma konusunda en önemli adımı atmış olursunuz.

2022 yılında kripto endüstrisi birçok ciddi darbe almıştır. Sadece FTX borsasının çöküşü milyonlarca kullanıcının fonlarını kaybetmesine neden olmakla kalmamıştır.

Aynı zamanda, Celsius, BlockFi ve Voyager gibi kredi platformları iflas etti. Bu, milyarlarca dolarlık kayıplara yol açtı.

Borsada varlıklarınızı tutmanın risklerini kripto paralar için güvenlik önlemleri yazımızda daha önce tartışmıştık.

Peki ya kredi platformları nasıldır. Bu platformlar, kullanıcılara kriptolarını yatırmaları karşılığında makul bir getiri sunuyordu.

İş modeli teoride basit görünüyordu. Kullanıcılar kripto paralarını yatırıyor (şirketlere borç veriyor). Şirketler’de bu kriptoları diğer kullanıcılara daha yüksek faizle ödünç verip, yatırımcılara %2 ile %15 arasında getiri sağlı

Bu teori harika görünüyor. Ama, milyonlarca kullanıcı yüksek getiri peşinde, tüm kripto varlıklarını bu platformlara yatırdı.

Celsius’un iflası sonucu, kripto kaybı yaşayan milyonlar arasındayım. %5’lik getirisi nedeniyle Bende Bitcoin için etkilendim.

Neyse ki, varlıklarımı üçüncü bir tarafa emanet etmenin risklerini anladım. Bu yüzden, toplam kripto portföyümün %1’inden azını Celsius’a yatırdım. Ancak bu öngörüye sahip olmayan birçok kişi tüm varlıklarını kaybetti.

Kripto varlıklarınızın bir cüzdanda “tozlanıyor” olması zor olabilir. Çünkü bu varlıklar getiri sağlayabilir.

Ancak, bir üçüncü tarafa güvenmeden önce risk ve getirileri dikkatle değerlendirmelisiniz. Bitcoin’imi Celsius’a yatırmadan önce şu analizi yaptım.

“Bitcoin’in yılda %40-80 artacağını ve 100 bin dolara yükseleceğini düşünüyorsam, kredi platformunun %5’lik getiri için bu potansiyeli riske atmak mantıklı mı?”

Cevap açıkça hayır oldu, bu yüzden kripto varlıklarımın sadece %0,7’sini %5’lik getiri için riske atmayı seçtim. Geri kalanını ise güvenli bir donanım cüzdanında sakladım.

Eğer elinizdeki kripto paranın uzun vadeli artış potansiyeline inanıyorsanız, merkezi bir platformun sunduğu yıllık getiri için her şeyi riske atmaya değer mi?

Bir diğer önemli konu, bazı blok zincir projelerindeki merkeziyetçilik riskidir.

Örneğin, Polygon ve Solana gibi bazı blok zincir ağlarının arkasında çekirdek ekipler bulunur. Bu durum onlara belli bir merkeziyetçilik katmaktadır.

Bu ekipler, hükümet düzenleyicileri ve kolluk kuvvetleri tarafından hedef alınabilir. Ayrıca projenin geleceği, proje ekibinin başarısına bağlıdır. Hepimizin bildiği gibi insanlar hata yapabilir.

Bu durum, Apple hissesi alırken, CEO ve çalışanlarına güvenmenize benzer. Bu, onların yetkinliğine ve gelecekteki başarılarına olan güveninizdir.

Eğer bir blok zincir projesine yatırım yapıyorsanız ve bu proje büyük ölçüde kayıtlı bir şirket ve kuruluş tarafından yönetiliyorsa, aynı ilkeler geçerlidir.

Bu durum, Bitcoin gibi merkezi olmayan ve hiçbir zaman ilk token satışı (ICO) yapılmamış, adil bir başlangıçla piyasaya sürülen kripto paraların aksine bir durumdur.

Token satışları yapan projelerde, bu tokenler menkul kıymet olarak değerlendirilebilir. XRP’de yaşananları hepimiz biliyoruz.

Ayrıca, ICO’lar erken yatırımcıların projeyi etkilemesine ve kâr için satış yapmasına yol açar.

Son olarak, kripto para dünyasında güvende kalmak için merkeziyetçiliği anlamak önemlidir. Bu, portföyünüzü çeşitlendirmek için de gereklidir.

Kripto para ağları, çeşitli merkeziyetçilik risklerine sahiptir. Bunlar, fark edilmesi gereken risklerdir.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri, dikkate alınması gereken dağıtım ve merkeziyetçilik faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz.

Düğüm Dağılımı

Yukarıdaki haritadan görebileceğiniz gibi, Bitcoin en merkeziyetsiz kripto para birimidir. Düğüm dağılımı bakımından bu, övgüyle bahsedilmektedir.

Dünyanın dört bir yanında, sizin ve benim gibi sıradan kişiler Bitcoin’in tam düğümlerini çalıştırmaktadır.

Bu durum, bir kripto ağının sağlamlığını büyük ölçüde artırır. Hoşunuza giden bir projede düğüm sayısının az ve hepsinin tek bir konumda toplandığını görürseniz, bu durum daha yüksek bir risk taşır.

Bu tür bilgilere ulaşmak için basit bir arama yapabilirsiniz: “(coin adı) düğüm dağılım haritası”.

Madenci Konumu

Proof of Work kripto paraları için, düğümler gibi madenci dağılımıda büyük önem taşır. Eğer tüm madenciler tek bir ülkede yoğunlaşmışsa, o kripto para birimi, hükümetlerin düzenleyici risklerine maruz kalır.

Ayrıca, madencilerin yoğunlaşması %51 saldırısı riskinide beraberinde getirir. Bu tür bir saldırı, ağ yeterince merkeziyetsiz olmadığı için Ethereum Classic’e birkaç kez gerçekleşmiştir.

Doğrulayıcı Sayısı, Doğrulayıcı Dağılımı ve Doğrulayıcı İstemcileri

Ethereum, Solana, Avalanche ve Cardano gibi Proof of Stake kripto paralarında, madencilerin yerini doğrulayıcılar alır.

Beaconcha.in gibi bir site üzerinden Ethereum’daki aktif doğrulayıcı sayısını görüntüleyebilirsiniz.

Basitçe ifade etmek gerekirse, doğrulayıcı sayısı ne kadar fazla ise o kadar iyidir. Bir ağın doğrulayıcısı olabilmek için, o ağın belirlediği minimum şartları karşılayan herkes uygun olabilir.

Doğrulayıcıların sayısının fazlalığı ve yaygınlığı, ağa büyük katkı sağlar. Bu, ağın sağlamlığını, güvenliğini ve merkeziyetsiz yapısını artırır.

Ancak, birçok kişi Doğrulayıcı ile Doğrulayıcı İstemcisi arasındaki farkı tam olarak kavrayamaz. Fakat doğrulayıcı istemcilerinin önemi büyüktür.

Doğrulayıcı İstemcileri genellikle şirketler tarafından işletilir. Bu istemciler, blok zincirinin durumu hakkında onaylar yapabilen yazılımları çalıştırır.

Solana’ya yönelik en büyük eleştirilerden biri, yalnızca Solana Labs’ın işlettiği tek bir doğrulayıcı istemcisi olmasıydı.

Bu, ciddi bir merkeziyetçilik ve tek hata noktası riski oluşturuyordu. Şanslıyız ki, Jump Crypto’nın geliştirdiği Firedancer, Solana için yeni bir doğrulayıcı istemcisidir.

Bu gelişme, Ethereum ve Solana’yı, yeterli düzeyde merkeziyetsiz ve güvenli kabul edilen ağlar arasına soktu. Bu ağlar, Cardano ve Bitcoin’dir.

Staking Dağılımı

Ethereum gibi ağlar için altını çizilmesi gereken önemli bir risk bulunmaktadır. Ethereum’da doğrulayıcı olabilmek için 32 ETH tutma gerekliliği bulunur.

Bu durum, oldukça yüksek bir maliyet gerektirir. Bu yüzden çok az kişi bu miktarı karşılayabilir.

Bu durum, stake edilen Ethereum’un büyük bir kısmının belirli havuzları işleten operatörlerin eline geçmesine neden olur.

Bu operatörler genellikle Coinbase, Binance, Kraken gibi şirketlerdir. Özellikle Lido, stake edilen Ethereum’un %28’ini kontrol etmektedir.

Bu doğrulayıcılardan birinin güvenlik ihlali ve arıza yaşanması, o varlığın ekosistemine ciddi zararlar verebilir.

Bu tür bir riski azaltmanın en iyi yolu, Ethereum’unuzu tek bir sağlayıcı ile stake etmemektir. Hatta tüm ETH varlıklarınızı stake etmemeyi düşünmektir.

Birçok kripto kullanıcısı, ETH varlıklarının yalnızca %10 ile %50’sini stake eder. Geri kalanını daha güvenli olan bir donanım cüzdanında saklamayı tercih eder.

Token Sahiplerinin Yoğunlaşması

Bu konu oldukça basit. CoinGecko gibi siteler, token sahipleri arasındaki dağılımı gösterme konusunda çok faydalıdır.

Bu bilgi, erken yatırımcılar ve proje ekibi kendi tokenlerini piyasaya sürmeye karar verdiğinde, sizin zarar etme riskinizi azaltmak açısından önem taşır.

Bir kripto para satın almayı düşünüyorsanız, arzın %80’inden fazlasının yatırımcılar ve ekip tarafından tutulduğunu varsayalım. Bu, başlangıç satışları ve kurucuların satışlarınıda kapsar. Bu durum büyük bir kırmızı bayrak olarak değerlendirilebilir.

Çünkü, bu durum projenin önemli bir satış baskısı altında kalabileceğini gösterir. bu token sahipleri perakende yatırımcıları “çıkış likiditesi” olarak kullanıp tokenlerini piyasaya dökerek değerlerini düşürebilir.

Bu aşamada, token kilit açma takvimleri ve token elden çıkarma (vesting) süreçleride önem kazanmaktadır.

Çok sayıda kripto projesi, toplam arzı dolaşıma girmeden önce tokenlerinin bir kısmını kademeli olarak piyasaya sürer.

Bu bilgilere ulaşabileceğiniz güzel bir kaynak token.unlocks.app sitesidir. Bu site, tokenlerin ne zaman serbest bırakılacağına dair değerli bilgiler sunar.

Eğer bir kripto para satın almayı düşünüyorsanız, piyasaya sürülecek büyük token serbest bırakmalarını kontrol etmek önemlidir.

Piyasaya yeni girecek olan tokenler fazla arz oluşturarak satış baskısı yaratabilir. Bu durum coin başına fiyatın önemli ölçüde düşmesine neden olabilir.

Bu strateji, coinleri indirimli fiyattan satın almayı ve yeni bir arz dalgası piyasaya sürüldüğünde yanlış zamanlama ile alım yapmayı önlemeyi hedefler. Bu açıdan, oldukça etkilidir.

Nakamoto Katsayısı, Shannon Entropisi ve Gini Katsayısı

Merkeziyetsizlik ölçütlerine derinlemesine dalmak ve merkeziyetçilik risklerinden kaçınarak en merkeziyetsiz kripto paraları anlamak istiyorsanız, Nakamoto Katsayısı, Shannon Entropisi ve Gini Katsayısı gibi ölçümlere göz atabilirsiniz.

Bu veriler, Edinburgh Decentralization Index (EDI) tarafından sunulmaktadır. EDI, çeşitli kripto paraların merkeziyetsizlik seviyelerini farklı ölçütler üzerinden izler.

Birçok ölçüte göre, Bitcoin, Cardano, Ethereum, Litecoin, Dogecoin, Bitcoin Cash ve Tezos, en merkeziyetsiz kripto paralardır. Bunlar en iyi kabul edilenlerdir.

Kripto Paralarınızı Virüslerden ve Kötü Amaçlı Yazılımlardan Koruma

Kripto paralar için güvenlik önlemleri arasında virüs koruması önem arz etmektedir. Virüs ve kötü amaçlı yazılım enfeksiyonlarına karşı en etkili savunmalardan biri donanım cüzdanı kullanmaktır.

Eğer kurtarma cümlelerinizi bilgisayarınızda saklıyorsanız, büyük bir risk alıyorsunuz demektir.

Virüs bulaşmış bir cihaz felakete yol açabilir. Çünkü hackerlar özel anahtarlarınızı kolayca çalabilir.

Donanım cüzdanlarının güzelliği, özel anahtarlarınızı çevrimdışı tutmasıdır. Böylece, enfekte bir bilgisayarda bile güvenle kullanılabilir. Ekstra bir risk yoktur.

Bununla birlikte, bilgisayarınızı temiz tutmak ve sağlam siber güvenlik alışkanlıkları geliştirmek her zaman akıllıca bir hamledir.

Endişelenmeyin, kripto paralar için güvenlik önlemleri yazımızda siber güvenlik bölümünde bu konuya daha derinlemesine değineceğiz.

Donanım Cüzdanınızı Hack’lere Karşı Koruma

Bir hacker bilgisayarınıza ve telefonunuza uzaktan erişim sağlarsa, özel anahtarlarınız ve kurtarma cümleniz tehlikede olabilir. Bu, yazılım cüzdanı kullanıyorsanız geçerlidir.

Bu yüzden donanım cüzdanları altın standart olarak kabul edilir. Çünkü özel anahtarlarınızı tamamen çevrimdışı tutar ve çevrimiçi saldırganların erişimine kapalı bir koruma sağlar.

Şu ana kadar hiç kimse bir donanım cüzdanını uzaktan hackleyememiştir. Ancak, hackerlar nadiren “güç dalgalanması” (power glitching) adı verilen bir teknikle fiziksel olarak erişim sağladıkları donanım cüzdanlarına sızdı.

İlk nesil donanım cüzdanları olan Trezor, Ledger ve ELLIPAL, bu tür saldırılara karşı savunmasız bulunmuştur.

Bu sorunu çözmek için Trezor, Safe 3 ve Safe 5 modellerini, ELLIPAL ise Titan 2.0 modelini piyasaya sürmüştür.

Bu tür saldırılar, donanım cüzdanınızı ele geçiren bir hacker’ın voltaj dalgalanması saldırısını kurmasını gerektirir. Bu, çok düşük bir ihtimaldir.

Ancak, yinede donanım cüzdanlarınızı iyi bir şekilde saklamak, olası riskleri minimize etmek için akıllıca bir adımdır.

Makalemizde, kripto paralar için güvenlik önlemleri vardır. Siber güvenlik bölümünde, varlıklarınızı saldırılardan korumak için daha fazla ipucu vereceğiz.

Kripto Paralarınızı Yanlış Adrese Göndermekten Nasıl Kaçınırsınız?

Kripto ile ilgili en heyecan verici (ve en endişe verici) yönlerden biri, işlemlerin geri döndürülemez olmasıdır.

Kriptoda, geleneksel paradaki gibi bir banka veya aracı kurum yoktur. Bu nedenle, işlemleri geri almak, tersine çevirmek, para çekmek, hesapları dondurmak, işlemleri durdurmak ve sansürlemek mümkün değildir.

Ancak bunun dezavantajı, “gönder” düğmesine bastıktan sonra işlemi geri almanızı sağlayacak bir “geri al” butonunun olmamasıdır.

Eğer kriptonuz yanlış bir adrese giderse, karşı tarafın cömertçe geri gönderme ihtimali dışında bir umudunuz yoktur. Fakat bu oldukça düşük bir ihtimaldir.

Yanlışlıkla yanlış adrese gönderim yapmamak için ekstra dikkatli olmanız gerekmektedir. Çünkü sizi kurtaracak bir müşteri hizmetleri desteği yoktur.

İşte fonlarınızın doğru adrese ulaştığından emin olmak için dikkat etmeniz gerekenler.

• Adresi Kopyalayıp Yapıştırın (veya QR Kodu Kullanın): Adresi her zaman kopyalayıp yapıştırın. Daha da iyisi, mümkünse bazı cüzdanların sunduğu gibi QR kodunu tarayın. Bu yöntem, yazım hatalarını önler. Adresi yapıştırdıktan sonra, başında ve sonunda ekstra boşluklar olup olmadığını kontrol ederek doğruluğundan emin olun.

• Yapıştırdıktan Sonra Kontrol Edin: Adresi kopyalayıp yapıştırdıktan sonra, birkaç saniye ayırıp adresi tekrar kontrol edin. Clipboard hijacking adı verilen kötü amaçlı yazılımlar gerçektir. Bu sayede hedef adresinizi hacker’ın adresiyle değiştirebilir. Adresi kontrol etmek, büyük sorunları önleyebilir.

• Bir Kripto Domain Edinin: “yourname.eth” gibi bir kripto domaini edinmeyi düşünün. Bu yöntem, fonları gönderirken çok daha kolay ve güvenli bir alternatif sunar. Uzun karakter dizilerini hatırlama zorunluluğunu ortadan kaldırır.

• Doğru Ağı Seçin: Birçok yeni kripto kullanıcısının hata yaptığı bir diğer alan burasıdır. Binance gibi bir borsadan çekim yaparken genellikle bir ağ seçmeniz gerekir. Rastgele bir seçim yapmayın ve sadece en ucuz olduğu için bir ağı tercih etmeyin. Göndereceğiniz ağın, alıcı cüzdan ve platform tarafından desteklendiğinden emin olun. Aksi takdirde, fonlarınız kripto boşluğunda kaybolabilir.

• Hedef Etiketleri/Memo’lar Önemlidir: XRP ve XLM gibi bazı kriptolar ekstra bir adım gerektirir. Bu hedef etiket ve memodur. Birçok merkezi platformda etiket, memo ve doğrulama numarası ister. Bu adımı atlamak, fonlarınızın sonsuza kadar kaybolmasına neden olabilir. Böyle bir bilgi eklemeniz gerekip gerekmediğini her zaman kontrol edin ve eklemeyi unutmayın. Emin değilseniz, borsa, cüzdan ve platformun destek ekibine başvurun.

Bu adımları takip ederek kripto varlıklarınızın doğru adrese ulaşmasını sağlayabilirsiniz.

Sahte Kripto Uygulamaları Tarafından Kandırılmaktan Nasıl Kaçınılır?

Her şeyi doğru yaptığınızı düşünürken, sahte bir kripto uygulaması indirdiğinizi fark etmek ve fonlarınızın kaybolduğunu görmekten daha acı verici bir durum yoktur.

Bu, gerçekten büyük bir hayal kırıklığı yaratır. Ne yazık ki birçok kullanıcı bu tuzağa düşer. Bu sahte uygulamalar oldukça ikna edici olabilir.

Gerçek uygulamalarla birebir aynı görünebilirler. Ayrıca meşruiyetlerini artırmak için sahte yorumlar ve derecelendirmeler içerebilirler.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri yazımızda, bu durumdan nasıl korunabileceğinizi öğrenelim.

Altın kural şudur, kripto uygulamalarını asla uygulama mağazasında arama yaparak indirmeyin.

Bunun yerine, projeye ait web sitesinden ve teknik dökümanından doğrudan indirme bağlantısını kullanın. Bu yöntem, sahte uygulamalardan kaçınmanız için en güvenli yoldur.

DApp’ler ve DeFi platformları söz konusu olduğunda, oltalama (phishing) web siteleri oldukça yaygın bir tuzaktır.

Dolandırıcılar, resmi sitelerin URL’lerine çok benzeyen adresler oluşturarak kullanıcıları kandırabilir.

Bu tür riskleri önlemek için, URL’yi her zaman projenin teknik dökümanından ve belgelerinden alın. Ayrıca, DeFiLlama veya DappRadar gibi güvenilir bir siteden alın.

Bu adresi tarayıcınıza yer imlekleri arasına ekleyin. Böylece bir sonraki seferde endişelenmenize gerek kalmaz.

Ayrıca, bilinen phishing sitelerini işaretleyen Phishfort gibi bir tarayıcı uzantısı kullanmak faydalı olabilir. Bu, ekstra bir koruma sağlar.

İşte kripto oltalama saldırılarından kaçınmak için bazı hızlı ipuçları.

• Şüpheleriniz varsa, gönderenle doğrudan iletişime geçin. Resmi URL’yi kullanarak siteye gidin.

• Güvenmediğiniz kaynaklardan gelen bağlantılara tıklamayın ve ekleri indirmeyin.

• Sisteminizi ve yazılımlarınızı düzenli olarak güncelleyin. Malwarebytes gibi ücretsiz bir antivirüs ve bağlantı kontrol aracı kullanın.

• Mümkün olan her yerde iki faktörlü kimlik doğrulamayı (2FA) etkinleştirin.

• Müşteri hizmetleri temsilcisi kılığına girmiş dolandırıcıların bu bilgileri istemesi %100 dolandırıcılık işaretidir. Ayrıca, DApp’lere erişim ve airdrop/ödül toplama bahanesiyle kurtarma cümlesi girmeniz istenmesi dolandırıcılıktır.

• İşlemleriniz için güvenilir bir kripto para borsası ve cüzdan seçin.

• Kaynaklardan tarayıcı uzantıları indirmeyin.

• VPN kullanarak bağlanın internete bağlanırken bir VPN kullanın.

• Bir cüzdan bağlamadan ve işlem imzalamadan önce ziyaret ettiğiniz URL’yi her zaman dikkatlice doğrulayın.

DeFi Protokol İstismarlarından Kripto Varlıklarınızı Nasıl Korursunuz?

Anlaşılabilir bir şekilde, geleceğin büyük fırsatını vaat eden yeni DeFi projelerine katılma isteği karşı konulamaz olabilir.

Ancak kripto varlıklarınız söz konusu olduğunda, sabırlı olmak, varlıklarınızı korumak ile kaybetmek arasındaki fark olabilir.

Geçen yıl, saymak istemeyeceğimiz kadar çok DeFi ve wormhole saldırısı gördük. Bu saldırıların çoğu, projeleri tam test etmemek ve denetlemeden aceleyle yayınlamak yüzünden oldu.

Bu, kontrol edilmemiş bir temel üzerine ev inşa etmek gibidir. İşte bu yüzden blok zincir denetimleri hayati önem taşır.

1Inch, Aave ve Compound gibi üst düzey DeFi platformları bu konuyu ciddiye alır. Sizin’de almanız gerekir.

Örneğin, popüler DEX toplayıcı 1Inch üzerinde yapılan tüm güvenlik denetimlerine bakın. Bu, güvenliği ciddiye alan bir protokolün mükemmel bir örneğidir:

Kripto varlıklarınızı DeFi’de güvende tutmanın en akıllıca yolu, birden fazla güvenlik denetiminden geçmiş olmasıdır.

Ayrıca uzun süredir faaliyette olan ve kendini kanıtlamış DApp’leri kullanmaktır. Denetimlerin Hacken, OpenZeppelin, PeckShield, Certik, Ackee Blockchain, ConsenSys, ChainSecurity, Slowmist ve MixBytes gibi saygın şirketler tarafından yapıldığını kontrol edin.

Bunlar, sektördeki en iyi blok zincir denetim firmalarıdır. Saygın bir proje, denetim raporlarına GitHub sayfasından, teknik dökümanında ve resmi web sitesinden erişim sağlar.

Denetim sonuçlarını bulamıyorsanız, bu büyük bir uyarı işaretidir.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri anlatırken , kripto varlıklarınızı en güvenli şekilde nasıl saklayacağınıza değindik. Ayrıca yaygın hatalardan nasıl kaçınacağınızı gözden geçirdik.

Şimdi siber güvenliğe ve kripto varlık hijyenine dair en iyi uygulamalara daha derinlemesine bakalım.

Kripto Varlıklarınızı Nasıl Güvende Tutarsınız?

Daha önce bahsettiğimiz gibi, özel anahtarlarınızı ve kurtarma cümlelerinizi virüslü bir cihazda saklıyorsanız, zor bir günle karşılaşma ihtimaliniz yüksektir.

Ayrıca, ağınızda hackerların serbestçe dolaşmasına izin veriyorsanız, bu durum iyi sonuçlanmayabilir.

Kripto saklamada olduğu gibi, bilgisayar ve ağ güvenliğide farklı seviyeler içerir. Şimdi, bu seviyeleri kripto paralar için güvenlik önlemleri konusu altında anlaşılabilir bir şekilde ele alacağız.

En yüksek güvenlik seviyemiz olan Aşama 3 ciddi bir iştir. Oldukça zahmetli olabilir ve çoğu kişi tarafından tercih edilmeyebilir.

Ancak endişelenmeyin. Kripto varlıklarınızı güvende tutmak için siber güvenlik uzmanı olmanıza gerek yoktur.

Takip ettiğiniz adım sayısı arttıkça güvenliğinizde artar. En temel önlemler bile büyük farklar yaratabilir.

Aşama 1 Kripto Güvenliği: İlk Savunma Hattınız

Eğer yalnızca bir kripto güvenlik kural setini takip edecekseniz o bu olsun. Bu önlemler, dijital varlıklarınızı korumakla kalmaz, aynı zamanda genel çevrim içi güvenliğinizide artırır.

Bunu, şifrelerden banka bilgilerinize kadar hayatınızın genel bir güvenlik yükseltmesi olarak düşünün.

Bu temel güvenlik önlemleri elzemdir. Bu adımları atlamak, şifrelerinizi ve kripto varlıklarınızı meraklı komşunuza teslim etmek gibi bir şeydir.

• Kurtarma Cümlenizi Bir Hazine Gibi Koruyun: 12 ve 24 kelimelik gizli kurtarma cümleniz, cüzdanınızın ana anahtarıdır. Bu, sizinle felaket arasında duran tek şeydir. Bu cümleyi kaybederseniz ve yanlış ellere geçerse, tüm varlıklarınız yok olur. Unutmayın, cüzdanınızı üreten şirket bile bu cümleyi geri getiremez. Bu cümleyi kaybettiğinizde, oyun sona erer.

• Kağıda Yazın (Evet, Gerçekten): Kurtarma cümlenizi sadece hafızanızda saklamaya çalışmayın. Onu eski usul bir yöntemle kağıda yazın. Daha’da iyisi, yangın ve suya dayanıklı metal kazıma plakaları gibi araçlar kullanın (örneğin, Trezor Keep gibi). Böylece doğal afetlerden korunmuş olur. İki kopya hazırlayın ve bunları farklı gizli yerlerde saklayın. Biri kaybolursa, yedeğiniz olur.

• Dikkatle İşlem Yapın: Cüzdanınızı kurarken sakin ve dikkatli bir ortamda olun. Dikkat dağıtıcı unsurlardan kaçının. Kurtarma cümlenizi ekranda gösterildiği şekilde tam ve doğru bir şekilde yazın. Ufak bir hata, ileride büyük sorunlara yol açabilir. Bu durum kripto varlıklarınızı kurtarmanızı imkansız hale getirebilir.

Uzman İpucu: Cüzdanınızı ayarladığınızda ve kurtarma cümlenizi yazdığınızda, Bitcoin ve Ethereum alım adresinizide bir kağıda yazın.

Daha sonra, donanım cüzdanınızı fabrika ayarlarına döndürün ve yazılım cüzdanınızı cihazınızdan kaldırın.

Cüzdan uygulamasını yeniden yükleyin ve donanım cüzdanınızı yeniden başlatın. Yeni bir cüzdan kurmak yerine, kurtarma cümlenizi kullanarak önceki cüzdanınızı geri yükleyin.

Bitcoin/Ethereum adresinin eşleşip eşleşmediğini kontrol edin. Bu yöntem, cüzdanınızı doğru bir şekilde yedeklediğinizi garanti altına alır.

“Cüzdanımı doğru yedeklediğimden emindim” diyen birçok kişiyi duyduk. Ancak tek bir yazım hatası tüm fonların kalıcı olarak kaybolmasına sebep olabilir.

• Güvende ve Korunaklı Tutun: Kurtarma cümlenizin yerini yalnızca siz ve en güvendiğiniz birkaç kişi bilmeli. Son isteyeceğiniz şey, bu bilginin yanlış ellere geçmesidir. Trezor ve Cypherock gibi bazı cüzdanlar, Shamir Secret Sharing desteği sunar. Bu yöntem, kurtarma cümlenizi parçalara ayırarak farklı konumlarda ve güvendiğiniz kişilerde saklamanıza imkan sağlar. Bu kişilerin fonlarınızı çalacağından endişelenmenize gerek kalmaz. Shamir Secret Sharing ve Multi-Sig, kurtarma cümlenizin yönetiminde tek hata noktası riskine karşı en etkili iki koruma yöntemidir.

• Dijital Kopyalara Kesinlikle İzin Yok: Kurtarma cümlenizi asla, ama asla internete girmeyin. Dolandırıcılar, sizi sahte sitelere ve uygulamalara yönlendirerek cümlenizi girmeye ikna etmeye çalışabilir. Gerçek kripto hizmetleri bunu asla istemez. Eğer birisi sizden bunu talep ederse, oradan hemen uzaklaşın. Satın aldığınız ve indirdiğiniz hemen her kripto cüzdanı bu konuda bir uyarı mesajı gösterir. Bu uyarılar kesinlikle ciddiye alınmalıdır.

Sahte Destek Dolandırıcılıklarına Dikkat

Günümüzde yaygınlaşan bir dolandırıcılık türüne dikkat edin. Dolandırıcılar, Discord, Reddit ve Telegram’da kripto cüzdanı destek temsilcisi gibi davranıyor.

Topluluk içinde bir soru sorulduğunda, fırsatı değerlendirip gölgelerden çıkıyorlar. Daha sonra, özel mesajlarınıza girerek yardımsever bir destek üyesi gibi davranmaya başlıyorlar.

Sorununuzu “çözmek” için kurtarma cümlenizi ve özel anahtarınızı talep ederler.

Gerçek bir müşteri hizmetleri temsilcisi asla kurtarma cümlenizi istemez. Bu bilgiyi vermeniz durumunda, kripto varlıklarınızın çalınması neredeyse kesindir.

Bu tür mesajlarla karşılaştığınızda, ilgili mesajı hemen engelleyin ve yolunuza devam edin.

Her Şeyi Şifreyle Koruyun

Eğer hâlâ kripto cüzdanınız için “password123” gibi basit bir şifre kullanıyorsanız, ciddi bir sorun var demektir. Kripto paralar için güvenlik önlemleri arasında şifreler son derece önemlidir.

Cüzdanlarınızı güçlü, sadece sizin bildiğiniz şifrelerle koruyun. Basit kombinasyonlar, doğum yılınız ve “1234” gibi, kesinlikle yeterli olmaz.

Birisi cihazınıza erişir ve şifrenizi tahmin ederse, kripto varlıklarınızı çalabilir.

Cihazlarınızı Güvene Alın

Sadece kripto cüzdanınızı değil, telefonunuzu ve bilgisayarınızıda koruyun. Şifre, PIN ve biyometrik güvenlik önlemleri kullanın.

Bu ekstra güvenlik katmanları, cihazınızın kaybolması ve yanlış ellere geçmesi durumunda içeri girmelerini zorlaştırır.

Ayrıca cihazınızı birkaç dakika kullanılmadığında otomatik olarak kilitlenecek şekilde ayarlayın. Böylece telefonunuz çalınırsa, uygulamalarınıza erişilmeden önce kilitlenmiş olur.

Çoğu kripto cüzdanı, ek olarak şifre ve PIN belirleme seçeneği sunar. Bu özelliği mutlaka etkinleştirin. Böylece telefonunuz çalınsa bile finansal uygulamalarınıza erişmeleri mümkün olmaz.

Bilgisayarınızı ve telefonunuzu kaybederseniz panik yapmayın. Google’ın Find My Device ve Apple’ın Find My araçlarını kullanarak cihazınızı takip edebilirsiniz.

Eğer geri alamazsanız, uzaktan verilerinizi silebilir ve içinizi rahatlatabilirsiniz.

Her Şeyi Güncel Tutun

İşletim sisteminizi ve kripto uygulamalarınızı düzenli olarak güncelleyin. Güvenlik yamaları sık sık yayınlanır.

Örneğin, Exodus Wallet her birkaç haftada bir güncelleme yayınlar. Her zaman en güncel sürümü kullandığınızdan emin olun.

Jailbreak yapılmış bir cihaz kullanıyorsanız bu hiç iyi bir fikir değil. Böyle bir cihaz, hackerlara açık bir kapı bırakmak gibidir.

Kripto uygulamalarını asla jailbreak yapılmış telefonlara yüklemeyin.

Kripto İçin Ayrı Bir Bilgisayar ve Telefon Kullanın

Birçok kripto kullanıcısı gibi bende kripto işlemleri için ayrı cihazlar kullanıyorum. Günlük işlerimde kullandığım bilgisayar ve telefon, kripto ve finansal uygulamalar için kullandığım cihazlardan tamamen farklı.

Böylece kedi videolarına tıklamak ve ek dosyaları açmak istediğimde fonlarımı riske atma endişesi taşımıyorum.

Kripto ve finansal işlemler için kullandığım cihazlar zamanın %95’inde kapalı durumda. Bu cihazları hiçbir zaman halka açık Wi-Fi ağlarında, VPN olmadan ve başka amaçlar için kullanmam.

Böylece sosyal medyada arkadaşımın gönderdiği o garip videoları izlemek için kullandığım “yedek” telefonumla finansal güvenliğimi tehlikeye atmamış oluyorum.

Şüpheli Web Sitelerinden Kaçının

Bu biraz babanızın internet güvenliği öğüdü gibi gelebilir ama gerçekten önemlidir. Bir şey indiriyor ve izliyorsanız (yargılamıyorum), tıkladığınız bağlantılara dikkat edin.

En yaygın yollar, cihazınıza kötü amaçlı yazılım bulaştırmaktır. Bunlar, pop-up’lar, şüpheli bağlantılar, korsan içerikler ve “yakındaki bekarlarla tanış” mesajlarıdır.

Eğer ayrı bir cihaz kullanmayacaksanız, şüpheli görünen bağlantılardan uzak durmak en iyisidir.

Ayrıca, bir arkadaşım bana bir bağlantı gönderdiğinde, tıklamadan önce mutlaka “Bunu gerçekten sen mi gönderdin?” diye sorarım.

İnanamayacağınız kadar çok kez “Hayır, hesabım hacklendi, o linke tıklama!” cevabını aldım.

Ek Dosyaları Açmadan İki Kere Düşünün

Şüpheli bir e-posta aldıysanız, ek dosyayı açmadan önce emin olun. Gönderene hızlı bir mesaj atarak gerçekten o dosyayı gönderip göndermediklerini kontrol edin.

Dikkatli olmak, pişman olmaktan iyidir. Ayrıca, Malwarebytes gibi ücretsiz bağlantı kontrol araçlarıyla, bir bağlantıyı ve ek dosyayı tarayabilirsiniz. Bu, tıklamadan önce yapmanız gereken bir şeydir.

İpucu: Şifrelerinizin ve telefon numaralarınızın sızıntılarda yer alıp almadığını kontrol etmek istiyorsanız, haveibeenpwned adlı ücretsiz web sitesine göz atın. Bu site, verilerinizin bilinen veri ihlallerinde yer alıp almadığını gösterir..

Bilgileriniz sızdırılmışsa, şifrelerinizi derhal güncelleyin. Ayrıca, şüpheli bağlantılara tıklamadan önce, virustotal.com’da kontrol edebilirsiniz.

Unutmayın, antivirüs yazılımınız, indirmeleri ve bağlantıları açmadan önce sağ tıklayıp tarama yapmanıza olanak tanıyabilir. Bu özelliği günlük olarak kullanıyorum.

Cihazlarınızı ve kripto varlıklarınızı korumak için bu temeldir. Ancak çok önemli olan bu adımları uygulayın.

Kripto paralar için güvenlik önlemleri sohbetinde şimdi, güvenlik önlemlerinizi daha ileri götürme zamanı.

Faz 2 Kripto Güvenliği: Kalkanınızı Güçlendirme

Şimdi kripto güvenliğinizi bir üst seviyeye taşıyalım. Bu aşama, zaman ayırmaya değer bazı ileri düzey güvenlik ipuçlarını içeriyor.

Bir Donanım Cüzdanıyla Başlayın

Eğer fonlarınızın güvenliğini sağlamak istiyorsanız, bir donanım cüzdanı edinme zamanı geldi.

Bunu, birikimlerinizi yastık altına değil, güvenli bir kasaya koyuyormuş gibi düşünebilirsiniz.

Ayrıca, kripto kazançlarınızı sosyal medyada paylaşmanın pek akıllıca olmadığını unutmayın. Bu tür paylaşımlar sizi hedef haline getirebilir.

Kripto varlıklarınız hakkında olabildiğince az kişinin bilgisi olması en iyisidir. Hatırlayın, piyango kazanan kişinin ödülünü maskeyle alırkenki görüntüsünü. Siz’de onun gibi tedbirli olun.

İki Faktörlü Kimlik Doğrulama (2FA) Kullanın

Başka bir önemli adım olarak, mümkün olan her platformda iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) ayarlamaktır.

Bu yöntemle, bir hacker giriş bilgilerinize erişsede, 2FA cihazınıza ulaşamazsa hesabınıza giremez.

Google Authenticator, Authy, ve YubiKey güvenilir seçeneklerdir.

Önemli İpucu: İki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) için SMS kullanmaktan sakının. SIM takası saldırıları gerçek bir risk oluşturur. Sonuçları hiç hoş değildir. Bu saldırılar, milyonlarca dolarlık kripto para kaybına neden olmuştur. Google Authenticator gibi uygulamalar, SMS mesajlarına göre çok daha üstün güvenlik sağlar.

Parola Stratejinizi Geliştirin

Şimdi parolalar hakkında konuşalım. Eğer hala tüm hesaplarınız için aynı parolayı kullanıyorsanız, değişiklik yapma zamanı geldi.

Kendinize bir iyilik yapın ve NordPass ve 1Password gibi bir parola yöneticisi kullanın. Bu araçlar sizin için güçlü ve benzersiz parolalar oluşturur.

Bu sayede bunları ezberlemeniz gerekmez. Kurulumu ve mevcut parolalarınızı değiştirmek biraz zaman alabilir.

Ancak bir kez tamamlandığında, bu sistem olmadan nasıl yaşadığınıza şaşırabilirsiniz.

Bağlantınızı VPN ve Güvenlik Duvarı ile Koruyun

Eğer halka açık WiFi kullanıyorsanız, VPN ve güvenlik duvarı zorunludur. Korumasız WiFi kullanımı, kamusal bir yerde özel konuşma yapmaya benzer. Kimin dinlediğini asla bilemezsiniz.

VPN, verilerinizi şifrelerken, güvenlik duvarı ise istenmeyen ağ trafiğini bloke eder. Bu basit fakat etkili kombinasyon, çevrimiçi faaliyetlerinizi güvende tutar.

VPN konusunda, genellikle aldığınız hizmet miktarı, ödediğiniz ücrete eşdeğerdir. Bu yüzden, kalitesiz ücretsiz sürümler yerine, ücretli bir VPN kullanmanızı öneririm. (Tecrübeme dayanarak, onlarca VPN denedim. Güvenilir bir ücretsiz seçenek bulamadım.)

ExpressVPN ve NordVPN, ayda birkaç dolara sağlam seçeneklerdir. Bütçenizi sarsmazlar.

Tarayıcı Güvenliğinizi Artırın

Tarayıcınızı’da ihmal etmeyin. Güvenliğinizi artırmak için kullanabileceğiniz bazı etkili tarayıcı eklentileri mevcuttur.

Örneğin, Phishfort kimlik avı sitelerini tespit eder. uBlock Origin ise, kötü amaçlı yazılım içerebilecek rahatsız edici reklamları ve açılır pencereleri engeller.

Üstelik bu araçlar tamamen ücretsizdir. Dolayısıyla faydalanmamak için hiçbir sebep yoktur.

Ancak dikkat edin, uBlock Origin eklentisi bazı tarayıcılarda artık desteklenmiyor. Bunun nedeni, Brave, Opera, Avast Secure Browser gibi gizlilik odaklı tarayıcıların bu reklam ve açılır pencere engelleme özelliklerini zaten entegre olarak sunmasıdır.

Tek yapmanız gereken, tarayıcı ayarlarından bu özelliği etkinleştirmektir.

Antivirüs ve Kötü Amaçlı Yazılımdan Koruma Yazılımını Atlamayın

Elbette, güçlü antivirüs ve kötü amaçlı yazılım koruma programları olmadan hiçbir güvenlik düzenlemesi tamamlanmış sayılmaz.

Bu programlar, bilgisayarınızı virüslerin zarar vermesinden korur. Cihazınızın daha uzun süre sorunsuz çalışmasını sağlar.

En çok önerdiğim antivirüs programı Webroot’tur. Büyük kuruluşlar bu programı tercih ediyor. Enfekte dosyaları, virüs bulaşmadan önceki hallerine geri döndürebilme gibi harika bir özelliğikleri var.

Kötü amaçlı yazılımdan korunma konusunda ise, Malwarebytes, sisteminizi pırıl pırıl tutacak güvenilir bir seçenektir.

3. Aşama Kripto Güvenliği: Üst Düzey Koruma için Kilitleme

Kripto paralar için güvenlik önlemleri arasında üst düzey önlemlerden bahsedeceğiz. Eğer çevrimiçi varlığınızı Fort Knox kadar güvenli kılmaya tamamen kararlıysanız, bu sonraki adımlar sizin için idealdir.

Eğer önceki iki aşamadan geçtiyseniz, güvenlik seviyeniz zaten %90-95 civarında olmalıdır. Ancak kriptonuzun tam anlamıyla dokunulmaz olmasını isteyenler için bu son aşama, işin ciddiye bindiği yerdir.

Ancak bu adımların birçok kullanıcı için pratik olmayabileceğini ve kriptonuza erişimi zorlaştırabileceğini unutmayın.

Bu nedenle, bu güvenlik önlemlerinin sizin için gerçekten değerli olup olmadığını değerlendirin.

Parolalarınızı Güçlendirin

Parola yöneticisi kullanımını daha önce ele almıştık. Ancak şimdi işi bir adım daha ileri götürelim.

En önemli parolalarınızı daha güvenli hale getirmek için, parola yöneticinizdeki parolaların son 2-4 karakterini çıkarın. Bu kısmı akılda tutun.

Bu yöntemle, biri parola yöneticinize sızsa bile hayati bir bölüm eksik kalacaktır. Ancak bu karakterleri unutmamaya özen gösterin.

Aşırı güvenlik önlemleri bazen sizi kendi en büyük düşmanınız yapabilir.

Ağınızı Güçlendirin

Ev ağınız, dijital güvenliğinizin temelini oluşturur. Ne yazık ki bu çoğu zaman göz ardı edilir. İlk olarak, WiFi ağınızda WPA2 şifrelemesi etkinleştirin (eğer WPA2 mümkün değilse, WPA kullanın) ve WEP kullanmaktan kaçının. Bu durum, adeta ön kapınızı açık bırakmak gibidir.

WiFi şifrenizin güçlü olduğundan emin olun (bu konuda parola yöneticiniz yardımcı olabilir). Aynı zamanda, WiFi Korunan Kurulum (WPS) özelliğini kapatmayı ihmal etmeyin.

Bu özellik kullanışlı olabilir. Ancak hackerlar için bir davetiye niteliğindedir.

Yönlendirici günlüklerini düzenli olarak kontrol edin. Şüpheli aktiviteleri tespit edin.

Her yönlendiricinin ayarları farklı olsada, ara sıra yapılan günlük kontrolleri sizi olası kötü sürprizlerden korur. Bu sayede davetsiz misafirleri fark etmenize yardımcı olur.

Ayrı Ağlar Oluşturun

Çalışma dosyalarınızı aile tatil fotoğraflarınızla karıştırmadığınız gibi, kripto işlemlerinizide günlük aktivitelerinizle karıştırmamanız gerekir.

Yönlendiriciniz üzerinde farklı ağlar (veya SSID’ler) kurun. Biri kişisel cihazlarınız, biri misafirleriniz ve biride kripto işlemleriniz için özel olarak ayrılsın. Her bir ağ için benzersiz ve güçlü bir parola belirleyin.

Sabit Diskinizi Şifreleyin

Kripto paralar için güvenlik önlemleri arasında bu adım mutlaka yapılmalıdır. Sabit diskinizi şifrelemek, verilerinizi kaybolup çalınması durumunda korur.

Ancak, seçeceğiniz şifrenin unutulmayacak bir şifre olmasına dikkat edin. Sabit disk şifrenizi unuttuğunuz takdirde erişim sağlamak neredeyse imkansız hale gelir. Kimsenin bu konuda size yardım etme şansı yoktur.

VPN’inize Tor Ekleyin

Eğer maksimum gizlilik sağlamak istiyorsanız, VPN’inizle birlikte Tor kullanmayı düşünün. Tor, internette anonim olarak gezinmenizi sağlayan açık kaynaklı bir gizlilik aracıdır.

Bunu, çevrimiçi etkinliklerinize eklenen bir görünmezlik katmanı olarak düşünün. Tor’u kullanmak oldukça kolaydır. Brave tarayıcısının yerleşik özel pencere özelliği sayesinde Tor’a doğrudan erişebilirsiniz.

Bunun bağlantınızı yavaşlatabileceğini unutmayın. Bu nedenle en iyi kullanım alanı kripto işlemleri gibi yüksek güvenlik gerektiren görevlerdir.

Kripto Gerçekten Güvenli mi?

Kripto kullanımının güvenliği, onu ne kadar güvenli hale getirmek istediğinize bağlıdır. Kripto paralar için güvenlik önlemleri üzerine derin bir inceleme yaptık.

Eğer kendinizi biraz sıkışmış hissediyorsanız endişelenmeyin, her şeyi hemen uygulamanız gerekmez. Kripto güvenliğinizi sağlamak, bir ev inşa etmek gibidir. Önce temeli atın (1. aşama) ve zamanla yapıyı güçlendirin.

Bu rehberi yer imlerinize ekleyin. Kripto güvenliğinizi geliştirirken bu rehbere geri dönebilirsiniz.

Bu ipuçlarını uygulamak, yaygın hatalardan uzak tutar. Bu, size büyük bir avantaj sağlar ve güvende kalmanıza yardımcı olur.

CryptoNews olarak, herkesin kripto dünyasında güvenli bir şekilde ilerlemesine destek olmak için buradayız.

Bu rehberi yararlı bulduysanız, başkalarıyla paylaşın. Onların güvenliğini artırmaya ihtiyaçları var. Ne kadar çok kişi kripto güvenliğini ciddiye alırsa, topluluğumuz o kadar güçlü ve güvenli olur.

Yasal Uyarı: Kripto paralar yüksek riskli varlıklar sınıfındadır. Bu yazı bilgilendirme amaçlıdır ve kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir. Varlıklarınızı kaybedebilirsiniz.