Japonya’dan Kripto Para Kazançlarına Vergi Kolaylığı: Gerçekleşmemiş Kazançlar Artık Vergiden Muaf

Japonya’nın kabinesi, şirketlerin elde tuttuğu kripto varlıklardan elde edilen gerçekleşmemiş kazançlar üzerine uygulanan vergiyi kaldıran bir kararı onayladı.

Nikkei’nin raporuna göre, bu karar, 2024 mali yılı vergi politikasının bir parçası olarak alındı ve şirketlerin kripto varlık yatırımlarını olumlu yönde etkileyecek önemli bir değişiklik olarak görülüyor.

Önceki politikada, şirketlerin elde tuttuğu kripto varlıklar, satılmış veya tutulmuş olmasına bakılmaksızın, mali yıl sonundaki piyasa değerine göre vergilendiriliyordu. Ancak yeni reform ile birlikte, şirketler artık gerçekleşmemiş kazançlar üzerinden vergi ödemek zorunda kalmayacaklar.

Japonya’nın Kripto Vergi Politikası Reformu

Japonya’da kabul edilen yeni vergi rejimi altında, şirketler artık yalnızca kripto varlıklarının gerçek satışından elde edilen karlar üzerinden vergilendirilecek. Bu düzenleme, şirketlerin vergilendirilmesini, gerçekleşen kazançlar üzerinden vergi ödeyen bireysel yatırımcılarla uyumlu hale getiriyor.

Vergi reformu, kripto işlemleri için özel bir vergilendirme sistemi oluşturma yolunda önemli bir adım olarak görülüyor. Bu yeni sistem, kripto varlık işlemleri için özel vergi oranları ve zarar taşıma indirimlerinin uygulanmasını içerecek.

Japon Kripto Varlık İşletmeleri Birliği (JCBA) bu değişikliklerin güçlü bir destekçisi olarak ortaya çıktı. JCBA, dijital varlıklar için daha adil ve büyümeye odaklı bir vergi ortamı yaratılmasını savunuyor. Birlik, kripto-kripto değişimlerinde vergiden muafiyet ve kripto varlıkların yasal para birimine dönüştürülmesi sırasında uygulanacak toplu vergi gibi önlemleri öneriyor. Ayrıca, zarar taşıma indirimlerinin üç yıl süreyle uygulanmasını teklif ediyorlar.

Moore / ABD ve Vergilendirmeye Etkileri

ABD’deki Moore v. ABD Yüksek Mahkeme davası, kripto para vergilendirilmesi konusunda Japonya’nın yaklaşımıyla karşılaştırıldığında farklı bir durum ortaya koyuyor. Bu dava, “gerçekleşen gelir” tanımı ve gerçekleşmemiş kazançların vergilendirilip vergilendirilmemesi gerektiği konusundaki anlaşmazlık üzerine yoğunlaşıyor.

Dava, Hindistan merkezli bir şirketteki yatırımları nedeniyle uygulanan bir vergiye itiraz eden Charles ve Kathleen Moore tarafından açıldı. Moore’lar, bu yatırımdan herhangi bir gelir elde etmediklerini, çünkü kârlarını nakde çevirip ABD’ye getirmediklerini savunarak, 16. Değişiklik altında vergiye itiraz ettiler.

Yale Hukuk Okulu Profesörü Natasha Sarin, davayı “Yüksek Mahkemenin on yıllardır göz önünde bulundurduğu en önemli vergi davası” olarak nitelendiriyor. Moore’lar, davada herhangi bir gelir elde etmediklerini iddia ederek, bu tür vergilendirmenin baştan itibaren uygulanmaya izin verilip verilmemesi gerektiğini sorguluyorlar.

Yüksek Mahkeme, 5 Aralık’ta davayı dinledi ve kararının henüz beklenmesi durumu söz konusu. Davanın sonucu, sadece başvuru sahipleri için değil, aynı zamanda dijital varlık alanında gelir vergilendirmesinin genel manzarasını yeniden şekillendirme potansiyeli açısından da önem taşıyor.