Cynthia Lummis, Biden Yönetiminin Bitcoin Politikasına Sert Çıktı: ‘Derin Endişelerim Var’
On yılı aşkın süredir kripto para dünyasını kapsamlı bir şekilde takip eden Cryptonews, güvenebileceğiniz yetkin analizler sunar. Gazetecilikte ve analizde deneyimli ekibimiz, derin piyasa bilgilerini blockchain teknolojilerinin pratik testleriyle birleştirir. Gerçeklere dayalı doğruluk ve tarafsız raporlama konusunda katı editoryal yönergeleri koruyoruz; hem köklü kripto paralar hem de yeni projeler hakkında bilgilendirici içerikler sunuyoruz. Sektördeki uzun süredir varlığımız ve kaliteli gazeteciliğe olan bağlılığımız, Cryptonews'i dijital varlıklar dünyasında güvenilir bir kaynak haline getiriyor. Cryptonews hakkında daha fazla bilgi edinin.
ABD Senatörü Cynthia Lummis, Adalet Bakanlığı’nın (DOJ) gözetim dışı yazılım cüzdanları ile ilgili yaklaşımını eleştirerek, bu yöntemin Hazine Bakanlığı’nın önceki tavsiyeleriyle çeliştiğini belirtti.
Senatör, Adalet Bakanlığı’nın bu tür cüzdanları potansiyel para aktarım aracı olarak değerlendirme biçiminin, Bitcoin ve merkeziyetsiz finans sistemlerinin temel işleyişini suç unsuru haline getirerek hukukun üstünlüğünü ihlal edebileceğinden endişe duyduğunu ifade etti.
I am deeply concerned by the Biden administration criminalizing core tenants of the Bitcoin network and decentralized finance.
My full statement. ⬇️ pic.twitter.com/M3CHcNTi3x
— Senator Cynthia Lummis (@SenLummis) May 1, 2024
Bu eleştiriler, Adalet Bakanlığı’nın Bitcoin mikseri Samourai Wallet ve Tornado Cash platformuna bağlı geliştiricilere karşı yürüttüğü suç duyuruları ışığında daha da önem kazandı. Adalet Bakanlığı, bu platformların oluşturulması ve işletilmesinin izinsiz para aktarım faaliyetlerine imkan sağladığı görüşünde.
Senatör Lummis, bu tür yorumların Amerikan değerlerinin özünü oluşturan temel mülkiyet haklarını riske attığını savunarak, halkın “kendi anahtarlarını elinde tutma” hakkının altını çizdi.
Bitcoin Topluluğundan ve Hukuk Uzmanlarından Tepki
Adalet Bakanlığı’nın (DOJ) gözetim dışı yazılım cüzdanları ve akıllı sözleşmelerle ilgili yaklaşımı, sadece Senatör Cynthia Lummis gibi politikacılardan değil, aynı zamanda kripto para birimi topluluğundan da güçlü tepkiler almaya devam ediyor. Kripto para birimi ve blockchain teknolojisi savunuculuğu grubu Coin Center, DOJ’un bu tutumunun aşırıya kaçtığını savundu.
Coin Center’ın araştırma direktörü Peter Van Valkenburgh, Adalet Bakanlığı’nın yorumunun, her işlevsel kripto para cüzdanı ve akıllı sözleşmenin para aktarımı gerçekleştirdiği yönünde yanlış bir algı yaratabileceğine dikkat çekti.
Van Valkenburgh, bu yaklaşımın para aktarımı tanımını gereğinden fazla genişlettiğini savundu. Coin Center, bu yasal yorumlara karşı çıkmak için aktif adımlar atarak Tornado Cash‘in geliştiricisi Roman Storm lehine bir dostane brifing sundu.
Grup, Storm’un yaptığının temelde kod yayınlamak olduğunu ve bu eylemin Birinci Değişiklik kapsamında korunması gerektiğini ileri sürdü. Bu savunma, ifade özgürlüğü ilkesine odaklanarak, yasal mücadelede yeni bir cephe açıyor.
Bu durum, kripto para dünyasında yasal tanımlamalar ve ifade özgürlüğü arasındaki çekişmeyi gözler önüne seriyor ve Adalet Bakanlığı’nın kripto para birimlerine yaklaşımının potansiyel olarak Anayasa’ya aykırı olabileceği endişelerini artırıyor.
Coin Center gibi grupların bu mücadelede önemli bir rol oynaması, kripto para birimi topluluğunun haklarını savunma ve politika yapıcılarıyla etkileşimde bulunma çabalarını ön plana çıkarıyor.
Yazılım Geliştiricileri İçin Potansiyel Sonuçlar
Adalet Bakanlığı’nın (DOJ) yazılım geliştiricileri para aktarıcısı olarak sınıflandırma yönündeki anlayışı, kripto para birimi endüstrisi için önemli yansımalar taşıyor. Bu yaklaşım, yazılım geliştiricilerini de facto finansal operatörler olarak kabul ederek, onların lisanslama ve düzenleyici denetime tabi tutulmalarını gerektirebilir. Bu durum, kripto para endüstrisinde inovasyonu ciddi şekilde baskılayabilir ve yeni teknolojilerin geliştirilmesini caydırabilir.
Eğer geliştiriciler, para aktarımı yasaları kapsamında sınıflandırılırsa, bu durum kripto para birimi endüstrisinin işleyiş biçimini temelden değiştirebilir. Geliştiriciler, blockchain teknolojilerinin açık ve merkezi olmayan yapısını sürdürmek yerine, düzenleyici uyumluluğu sağlamak amacıyla kimlik doğrulama süreçleri gibi merkeziyetçi mekanizmaları entegre etmek zorunda kalabilirler. Bu da, blockchain ve kripto para birimlerinin temel prensiplerinden biri olan kullanıcı gizliliğine ve anonimliğine zarar verebilir.
Ayrıca, bu tür bir düzenleyici yaklaşım, mevcut ve potansiyel kripto para geliştiricilerini caydırabilir. Geliştiriciler, düzenleyici yükümlülükler ve potansiyel hukuki sorunlar nedeniyle kripto projelerinden uzak durabilir veya daha az düzenleyici baskı olan diğer teknolojik alanlara yönelebilir. Bu, kripto para birimi endüstrisinin genel büyümesini ve çeşitliliğini olumsuz etkileyebilir.