Bitcoin, Enflasyon ve Küresel Riskler Ortasında Rezerv Varlık Olma Yolunda

Bitcoin Politika Enstitüsü’nün yakın zamanda yayımladığı bir raporda, merkez bankalarının Bitcoin’i ekonomik ve politik belirsizliklere karşı koruma aracı olarak gördüğüne dair bilgiler yer alıyor.
“Bitcoin’in Rezerv Varlık Olarak Kullanılması Durumu” başlıklı makale, Bitcoin’in çeşitli finansal ve jeopolitik risklere karşı nasıl bir güvenlik sağlayabileceğini tartışıyor.
Makalede, enflasyon, jeopolitik gerginlikler, sermaye kontrolleri, egemen temerrütler, bankacılık krizleri ve uluslararası yaptırımlar gibi durumlar karşısında Bitcoin’in potansiyel bir koruma sağlayabileceği argümanı geliştiriliyor.
Ekonomist Matthew Ferranti’nin kaleme aldığı bu çalışmada, Bitcoin’in geleneksel finansal varlıklarla sınırlı korelasyonu öne çıkarılarak, bu özelliğinin Bitcoin’i etkili bir portföy çeşitlendiricisi yaptığı vurgulanıyor.
Ferranti, Bitcoin’in belirgin korelasyon eksikliğinin, özellikle ABD dolarına olan bağımlılığı azaltmayı hedefleyen ülkeler için Bitcoin’e rezerv varlık olarak benzersiz bir değer kazandırdığını iddia ediyor.
Bu tespitler, Bitcoin’in küresel ekonomik sisteme entegrasyonu ve potansiyel olarak stabil bir yatırım aracı olarak kullanılmasının önünü açabilir.
Bitcoin’in Merkezi Olmayan Yapısı Ülkeler İçin Cazip Hale Getiriyor
Bitcoin’in merkeziyetsiz yapısı ve karşı taraf riski taşımaması, ekonomist Matthew Ferranti’nin belirttiği gibi, “seçici temerrüt” durumunda olan Venezuela ve Rusya gibi finansal yaptırım riski altındaki ülkeler için Bitcoin’i çekici kılan faktörler arasında yer alıyor. Bu özellikler, Bitcoin’i bu tür ülkeler için yaptırımlara karşı bir korunma aracı olarak öne çıkarıyor.
Ferranti, Bitcoin’in tüm merkez bankaları için evrensel olarak uygun olmayabileceğini kabul ederken, onun değer saklama aracı olarak potansiyeline ve para biriminin değer kaybına karşı koruma yeteneği açısından altına benzer özelliklere sahip olduğunu vurguluyor. Bu perspektif, ABD’deki bazı politikacılar arasında Bitcoin’e stratejik bir varlık olarak artan ilgiyle uyumlu.
Özellikle, eski Başkan Donald Trump’ın Tennessee, Nashville’de düzenlenen Bitcoin 2024 konferansındaki konuşması sonrasında ABD’de Bitcoin stratejik rezervi oluşturulması yönünde çağrılar ivme kazandı. Bu çağrılara karşılık olarak Wyoming Senatörü Cynthia Lummis, ABD Hazine Bakanlığı’nın Bitcoin’in toplam arzının %5’ini kademeli olarak satın almasını amaçlayan Bitcoin Stratejik Rezerv Yasa Tasarısı’nı sundu.
Trump, Fox News’e verdiği bir röportajda, Bitcoin’in ulusal borcu azaltmak için kullanılması fikrini gündeme getirdi ve Bitcoin’in sabit arzının enflasyona karşı koyma potansiyelini vurguladı. Bu fikir, Bitcoin savunucusu ve MicroStrategy CEO’su Michael Saylor tarafından da desteklendi. Saylor, bu stratejik rezerv girişimini tarihi bir ekonomik fırsat olarak değerlendirerek, bunu Louisiana Satın Alımı’na benzetiyor.
Ancak, Cardano’nun kurucusu Charles Hoskinson gibi bazı isimler, ulusal bir Bitcoin rezervinin hükümetlerin Bitcoin ağı üzerinde etki kurmasına olanak tanıyabileceği ve bu durumun Bitcoin’in merkezi olmayan yapısını potansiyel olarak etkileyebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Bu, kripto para topluluğu içinde tartışmalara neden olan bir konu olmaya devam ediyor.
Fed Belgesi Bitcoin’in Vergilendirilmesini veya Yasaklanmasını Savunuyor
Minneapolis Federal Rezerv Bankası’nın yakın zamanda yayınladığı bir araştırma makalesi, Bitcoin’in hükümetlerin mali politikalarına olan etkileri hakkında endişeleri gündeme getirdi. Bu çalışmada, hükümet açıklarını yönetme çabalarını zorlaştırdığı için Bitcoin’in vergilendirilmesi veya yasaklanması gibi önlemlerin alınması gerektiği öne sürüldü.
Makale, özellikle nominal borç üzerine kurulu ekonomilerde, Bitcoin’in kalıcı hükümet açıklarını sürdürme çabalarını zorlaştırdığını savundu. Minneapolis Fed’e göre, Bitcoin, hükümetleri bütçelerini dengede tutmaya zorlayan bir “dengeli bütçe tuzağı” yaratıyor.
Bu görüşler, Avrupa Merkez Bankası (ECB) tarafından da paylaşıldı. ECB, bu ayın başlarında, servetin yeniden dağıtılmasına ilişkin endişeleri temel alarak Bitcoin’in düzenlenmesi veya yasaklanması çağrısında bulundu. ECB Kıdemli Yönetim Danışmanı Jürgen Schaaf, Bitcoin’in büyümesini sınırlamak için politikaların savunulması gerektiğini ifade etti.
Ancak, ECB’nin bu tutumu eleştirenler, söz konusu makalenin parasal enflasyonun daha geniş bağlamını yeterince ele almadığını savunuyorlar.
Örneğin, İngiltere’de kamu sektörü borcu 2023-2024 döneminde Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) %98’ine ulaşarak 1960’lardan bu yana en yüksek seviyeye ulaştı.
ABD’de ise ulusal borç, 2020’den bu yana M2 para arzındaki %41’lik artışın da etkisiyle 35 trilyon dolara yükseldi. Bu veriler, hükümetlerin borç yönetimi konusunda yaşadığı zorlukları ve Bitcoin gibi alternatif varlık sınıflarının bu süreçte oynayabileceği potansiyel rolleri vurgulamaktadır.
En İyi Bitcoin ve Kripto Cüzdanı






