AB’den Kriptoda Radikal Adım: Anonim Hesaplar ve Gizlilik Odaklı Coin’ler Yasaklanıyor!

Avrupa Birliği, kripto para sektörüne yönelik en katı düzenlemelerden birini hayata geçirmeye hazırlanıyor. 2027 yılından itibaren yürürlüğe girecek yeni Kara Para Aklamayı Önleme Yönetmeliği (AMLR), anonim kripto hesaplarını ve mahremiyeti ön planda tutan coin’leri yasaklayacak.
Yönetmelik aynı zamanda büyük Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcılarını (CASP’ler) doğrudan AB denetimi altına alacak.
Yeni düzenlemeye göre, en az altı AB üye ülkesinde faaliyet gösteren, 20.000’in üzerinde yerel müşteriye hizmet sunan ya da yıllık 50 milyon avroyu aşan işlem hacmine sahip tüm CASP’ler, 1 Temmuz 2027 itibarıyla yeni kurulan Kara Para Aklamayı Önleme Kurumu’na (AMLA) doğrudan hesap vermekle yükümlü olacak.
AB’nin 2029’a kadar uygulamaya koymayı planladığı merkezi ve otomatik kayıt sistemiyle, blok genelindeki tüm kripto hesap sahipleri izlenebilir hale gelecek. Böylece kimliği belirsiz cüzdanların dönemi fiilen sona erecek.
Gizlilik Odaklı Kripto Paralar AB’nin 2027 KYC Rejimine Uyum Sağlayabilecek mi?
Avrupa Birliği’nin 2027’de yürürlüğe koyacağı kapsamlı Kara Para Aklamayı Önleme düzenlemeleri, kripto dünyasında köklü bir dönüşümün kapısını aralıyor.
Yeni kurallar, Kripto Varlık Hizmet Sağlayıcıları (CASP’ler), kredi kurumları ve diğer finansal şirketleri; anonim hesapları kapatmaya, gizlilik odaklı kripto paraları (privacy coins) reddetmeye ve 1.000 avroyu aşan transferlerde müşteri doğrulama (KYC) kontrollerini zorunlu kılmaya mecbur bırakıyor.
Özellikle kendi kendine barındırılan cüzdanlar üzerinden yapılan ve “yüksek riskli” sayılan işlemler artık sıkı gözetim altında olacak. AB’li düzenleyiciler, bu işlemleri uzun süredir bir kör nokta olarak tanımlıyor ve yeni düzenlemelerle bu boşluğu kapatmayı hedefliyor. Bu adımlar, kripto sektörünün artık geleneksel finans sistemleriyle aynı denetim standartlarına tabi tutulduğunu açıkça gösteriyor.
Uyum sürecine destek amacıyla Avrupa Kripto Girişimi (EUCI), kripto faaliyetleri için hazırlanmış “AMLR El Kitabı”nı yayımladı. El kitabında, zorunlu KYC/KYB güncellemeleri, kendi cüzdanların anlık izlenmesi, sınır ötesi risk kontrolleri ve kayıtlar için veri eşlemesi gibi 13 uygulama adımı sıralanıyor. Avrupa Bankacılık Otoritesi (EBA) ise önümüzdeki iki yıl boyunca teknik düzenlemeleri netleştirecek.
Bununla birlikte, gizliliği koruyan sıfır bilgi kanıtları (ZK proofs) gibi teknolojileri erkenden benimseyen platformlar, kullanıcı gizliliğini koruyarak yasal uyumu sağlama konusunda avantaj kazanabilir. Ancak gizlilik paralarıyla faaliyet gösteren platformlar zor bir tercih yapmak zorunda kalacak: Avrupa kullanıcılarına erişimi sınırlamak, iş modelini yeniden şekillendirmek veya pazardan tamamen çekilmek.
2027 ortasına kadar uyum göstermeyen platformlar ciddi yaptırımlarla, itibar kaybıyla ya da AB pazarından men edilme riskiyle karşı karşıya kalabilir.
AB Bankaları Kripto Yarışında ABD’yi Nasıl Geride Bırakıyor?
Mart ayında yayımlanan kapsamlı bir rapora göre, Avrupa Birliği 63 finansal kurumun dijital varlık hizmetleri sunduğu bir bölge olarak “dünyanın en kripto dostu bankacılık ortamı” ilan edildi.
Sektör analisti Patrick Hansen, bu başarının ardında yatan temel faktörün, Brüksel’in yirmi yılı aşkın süredir kararlılıkla yürüttüğü hedefe yönelik düzenleyici politikalar olduğunu vurguluyor.
AB’nin dijital finans dönüşüm süreci, 2000 yılında yürürlüğe giren E-Para Direktifi ile başladı. Ardından PSD ve PSD2 düzenlemeleriyle ödeme altyapıları yeniden şekillendirildi. Son olarak devreye alınan Kripto Varlık Piyasaları Yönetmeliği (MiCA) ile yasal belirsizlikler ortadan kaldırıldı ve sektöre netlik kazandırıldı.
Bugün Standard Chartered UK kripto saklama hizmeti sunarken, BBVA İsviçre uygulama içi Bitcoin ve Ethereum ticareti yapıyor. Deutsche Börse ise kendi kripto depolama çözümünü hayata geçirmeye hazırlanıyor. Buna karşın, ABD’deki büyük bankalar kripto alanına girmekte daha temkinli davranıyor ve geride kalıyor.
Avrupa’nın bu alandaki üstünlüğü daha da güçlenebilir. Yakında yürürlüğe girecek Anında Ödemeler Yönetmeliği ile birlikte Avrupa Merkez Bankası’nın yeni erişim politikası, banka dışı ödeme sağlayıcılarının ve potansiyel olarak stablecoin ihraççılarının SEPA transferlerini doğrudan merkez bankası hesaplarında çözmelerine olanak tanıyacak.
Avrupa düzenleyicileri, bankaların dışındaki finansal aktörlerle iş birliği yaparak sektördeki rekabeti artırıyor ve geleneksel kurumları inovasyona zorluyor. Açık kurallar ve doğrudan ödeme sistemlerine erişim imkânı, Avrupa’yı düzenlenmiş dijital varlık hizmetlerinde küresel liderliğe taşıyor.
Hükümetler Neden Kripto Üzerindeki Kontrolleri Artırıyor?
Dünya genelinde hükümetler ve merkez bankaları, kripto paralara yönelik stratejilerini yeniden şekillendiriyor. Kriptoya tamamen yasaklama ya da sınırsız serbestlik yerine, kontrollü ve sınırlı erişim modelleri öne çıkıyor.
Örneğin Rusya, dijital varlıklara yaklaşımını belirgin şekilde güncelliyor. Ülkenin Maliye Bakanlığı ve merkez bankası, yalnızca yüksek gelirli ve varlıklı bireylerin erişebileceği devlet destekli bir kripto borsası kurmayı planlıyor. “Süper nitelikli yatırımcı” olarak tanımlanan bu grup, ya en az 100 milyon ruble değerinde menkul kıymete sahip olmalı ya da yıllık geliri 50 milyon rubleyi aşmalı. Platformun 2025 yılında faaliyete geçmesi öngörülüyor.
Bu hamle, Mart ayında Rusya merkezli bazı stablecoin cüzdanlarının dondurulması kararının ardından geldi. O gelişme, ülke içindeki aktörlerin yabancı kaynaklı dijital paralara bağımlılığının ne kadar riskli olabileceğini gözler önüne serdi.
Bunun üzerine yetkililer, dış baskılardan etkilenmeyen yerel bir stablecoin oluşturulması yönünde adımlar atmaya başladı. Hedef; sınır ötesi ödemeleri kolaylaştırmak ve yurtiçi para akışını küresel müdahalelere karşı korumak.
Öte yandan, daha düşük gelirli yatırımcılar için de kapılar tamamen kapanmış değil. Bu kesim, düzenleyicilerin onay vermesi halinde kripto bağlantılı vadeli işlem sözleşmelerine dolaylı yoldan erişebilecek. Moskova ve SPB Borsaları, Rusya’nın dijital varlık altyapısını geliştirmek adına bu geçiş dönemine hazırlıklı hale getiriliyor.
Rusya örneği, birçok ülke için ortak bir eğilimi temsil ediyor: Kripto paraların tamamen serbest bırakılması değil, kontrollü bir biçimde entegre edilmesi. Ulusal çıkarların korunması, regülasyonların sıkılaştırılması ve stratejik yatırımcı segmentlerinin belirlenmesi bu yaklaşımın temelini oluşturuyor.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Avrupa Birliği’nin 2027’de yürürlüğe girecek olan Kara Para Aklamayı Önleme Yönetmeliği (AMLR), ağırlıklı olarak kullanıcı fonlarını kontrol eden merkezi platformlara odaklanıyor. Bu nedenle merkeziyetsiz borsalar (DEX) ve emanetsiz (non-custodial) cüzdanlar, doğrudan gözetim kapsamının dışında kalıyor.
Sıfır bilgi kanıtları (Zero-Knowledge Proofs – ZKPs), kullanıcıların kişisel verilerini ifşa etmeden belirli bilgileri doğrulamasına olanak tanıyor. Bu teknoloji sayesinde bir kişinin Avrupa vatandaşı olup olmadığı, yaptırım listesinde yer alıp almadığı gibi durumlar, herhangi bir özel veriyi paylaşmadan ispatlanabiliyor.
En İyi Bitcoin ve Kripto Cüzdanı






