Twitter’ın Kurucusu Jack Dorsey, Bitcoin’in Yaratıcısı Satoshi Nakamoto Olabilir mi?
On yılı aşkın süredir kripto para dünyasını kapsamlı bir şekilde takip eden Cryptonews, güvenebileceğiniz yetkin analizler sunar. Gazetecilikte ve analizde deneyimli ekibimiz, derin piyasa bilgilerini blockchain teknolojilerinin pratik testleriyle birleştirir. Gerçeklere dayalı doğruluk ve tarafsız raporlama konusunda katı editoryal yönergeleri koruyoruz; hem köklü kripto paralar hem de yeni projeler hakkında bilgilendirici içerikler sunuyoruz. Sektördeki uzun süredir varlığımız ve kaliteli gazeteciliğe olan bağlılığımız, Cryptonews'i dijital varlıklar dünyasında güvenilir bir kaynak haline getiriyor. Cryptonews hakkında daha fazla bilgi edinin.

Önemli Detaylar:
- DeBanked’in Genel Yayın Yönetmeni Sean Murray, Jack Dorsey’in Satoshi Nakamoto olduğuna dair çarpıcı iddialar ortaya attı.
- Murray, Dorsey’in Bitcoin’in erken dönemleriyle bağlantılı olduğunu öne süren bir dizi tesadüf ve tarihsel detayı gündeme getirdi.
- Ancak bazı uzmanlar, Murray’in teorisinde eksiklikler ve tutarsızlıklar olduğunu belirtti.
Satoshi Nakamoto’nun kimliği gizemini korurken, Jack Dorsey’in adı bu tartışmalara yeni bir boyut kattı. Twitter’ın kurucu ortağı ve milyarder iş insanı Dorsey, 15 yıl önce ortadan kaybolan Bitcoin’in yaratıcısıyla ilişkilendiriliyor.
Yeni spekülasyonlar, fintech yayını DeBanked’in Genel Yayın Yönetmeni Sean Murray’ın yaptığı kapsamlı araştırmalara dayanıyor.
VanEck’in Dijital Varlık Araştırmaları Başkanı Matthew Sigel, Murray’in teorisine destek vererek, Dorsey’in Nakamoto olma ihtimalinin “ikna edici ve daha derinlemesine incelenmeye değer” olduğunu ifade etti.
Murray, bulgularını X (eski adıyla Twitter) üzerinden paylaşarak, Jack Dorsey‘in Bitcoin’in (BTC) erken dönemleriyle bağlantılı olduğunu düşündüren bir dizi tesadüf, tarihsel olay ve bağlantıyı vurguladı.
X’te yaptığı bir paylaşımda, Dorsey ile Nakamoto arasındaki bağlantıyı destekleyen kanıtların “teknik benzerlikler, dolaylı ilişkiler, zamanlamalar, olağanüstü tesadüfler, motivasyonlar ve yeteneklerin bir kombinasyonu” olduğunu belirtti.
Örneğin Murray, Dorsey’in Nakamoto ile aynı cypherpunk çevrelerinde yer aldığını öne sürdü.
Dorsey’in genç yaşta kriptografiye ve özellikle de cypherpunk hareketine ilgi duyduğu biliniyor. Cypherpunk’lar, hükümet gözetiminden kaçınmak için bilgisayar şifreleme yöntemlerini kullanan gizlilik savunucuları olarak tanınıyor.
Murray, Dorsey’in 1996 yılında Missouri-Rolla Üniversitesi’nde (UMR) eğitim gördüğünü ve “1.300 onaylı şifre çözücüden biri” olduğunu belirtti. Ayrıca, Dorsey’in yıllık fotoğrafında, Adam Back’in şifreleme çalışmalarına atıfta bulunan bir tişört giydiğini gösteren kanıtlar sundu.
Adam Back—ki kendisi de Satoshi Nakamoto şüphelileri arasında yer alıyor—spam e-postalarla mücadele etmek için kullanılan Hashcash adlı bir iş kanıtı sistemi geliştirmesiyle tanınıyor. Bu kavram, daha sonra Bitcoin’in madencilik sisteminde de kullanıldı.
Analistler Jack Dorsey’in Satoshi Olmadığını Söylüyor
Bitcoin’in gelişiminde bazı önemli olayların, borsaların ve kripto camiasının ilk yıllarına damgasını vuran Jack Dorsey’in kişisel hayatındaki tarihleri yansıttığı iddia ediliyor. deBanked editörü Murray, Bitcoin’in ilk işleminden önemli bloklara kadar, Dorsey’in hayatıyla örtüşen tarihler ve tesadüfleri vurguladı.
Dorsey’in annesinin doğum günü olan 11 Ocak 2009’da Bitcoin’in ilk işleminin yapıldığı, Satoshi’nin son bloğunu ise Dorsey’in babasının doğum gününe denk gelen 5 Mart 2010’da çıkardığı söyleniyor. Ayrıca, Dorsey’in doğum günü olan 19 Kasım’da, Satoshi’nin Bitcoin Forum’a katıldığı belirtiliyor.
Murray, Bitcoin.org alan adının, Dorsey’in yelkencilik hakkında gizemli bir mesaj tweetlemesinin ardından bir gün sonra kaydedildiğini de ekledi.
Murray’in aktardığına göre, Jack Dorsey 17 Ağustos 2008’de “Boynuzdan dönüp eve dönelim, çünkü denizcinin yolu budur” şeklinde bir tweet attı.
Bu tweet, Dorsey’in denizci kimliğiyle olan bağlantısını pekiştiriyor. Ayrıca, orijinal Bitcoin kaynak kodunda yer alan eski bir denizci atasözü, “Asla iki kronometreyle denize açılmayın; bir veya üç tane alın” da Dorsey’in denizcilikle ilgisini işaret ediyor.
Dorsey’in gece geç saatlerde çalıştığı, hatta orijinal Bitcoin kaynak kodunun sabah 4’te oluşturulduğu şeklinde bir zaman damgası taşıdığına dikkat çeken Murray, bunun da Dorsey’in çalışma alışkanlıklarıyla örtüştüğünü öne sürdü.
Matteo Pellegrini, Bitcoin kullanıcıları için konum tabanlı bir sosyal ağ olan Orange Pill App’in kurucusu ve CEO’su ise Murray’in iddialarını spekülatif olarak nitelendirerek, Dorsey’in Satoshi ile ilişkilendirilmesine dair kanıtların geçerli olmadığını savundu. Pellegrini, “Satoshi’nin IP adresini sızdırdığına dair herhangi bir kanıt yok” diyerek bu teoriye karşı çıktı.
Pellegrini ayrıca, Bitcoin’in ilk işleminin 11 Ocak 2009’da değil, 12 Ocak 2009’da yapıldığını belirterek, Murray’nin annesinin doğum günüyle ilgili iddialarını da reddetti.
Satoshi’nin Gerçek Kimliğini Bilmenin ‘Hiçbir Kıymeti Yok’
Bitcoin’in yaratıcısı Satoshi Nakamoto, 2010 yılında cypherpunks için bir çevrimiçi forumda son kez gönderi paylaşarak ortadan kayboldu. Bitcoin’in piyasaya sürülmesinden sonra, Nakamoto’nun kimliği birçok spekülasyona konu oldu. Takma adla bilinmesine rağmen, gerçek kimliği hâlâ bir gizem olarak kalmaya devam ediyor. Bitcoin’in yaratıcılarına dair pek çok teori ortaya atıldı, ancak şimdiye kadar kesin bir sonuca ulaşılamadı.
Murray, 15 yıllık bu gizemi çözmeye çok yaklaştığını iddia ediyor. Araştırmalarına göre, Satoshi Nakamoto’nun, erken dönem Bitcoin geliştiricisi Hal Finney’e gönderdiği bir e-posta üzerinden, dikkat çekici Bitcoin adresleri -özellikle özel BTC adresleri- kullandığı ortaya çıkmış. Murray, bu gösterişli adreslerin çoğunun, Satoshi’nin takma adıyla atıfta bulunan “NS” harfleriyle başladığını belirtiyor. Bu e-postaların ardından Murray, Jack Dorsey’in Bitcoin’i dört farklı adrese gönderdiğini ve bu adreslerden birinin ortasında “jD2m” ifadesi olduğunu savunuyor.
deBanked’in genel yayın yönetmeni ise, söz konusu adresin Dorsey’in o dönemdeki ikametgahını gösterdiğini iddia ediyor ve bu ikametgahın San Francisco’daki 2 Mint Plaza olduğunu ileri sürüyor. “Jack Dorsey 2 Mint (jD2m)” şeklinde vurgulanan bu açıklamalar, Dorsey’in Bitcoin ile olan bağlantısını daha da derinleştiriyor.
Ancak, Orange Pill Uygulaması CEO’su Matteo Pellegrini, bu iddialara karşı çıkarak, “NS17 gösterişli adresinin orijinal kodda bulunmadığını” ve “Jack Dorsey’in 2 Mint Plaza’da yaşadığına dair herhangi bir kanıt olmadığını” belirtti. Ayrıca, Murray’in tüm Bitcoin kaynak kodu belgelerinin sabah 4’ü işaret ettiğine dair iddialarını da reddetti.
Pellegrini, Satoshi’nin 2014’te hacklenen GMX e-postasının, Dorsey’in memleketi olan St. Louis ile bağlantılı olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunmadığını belirtti. Murray, bilgisayar korsanının, Satoshi’nin St. Louis ile bağlantılı olduğunu paylaşarak bu bağlantıyı gasp etmeye çalıştığını iddia etse de Pellegrini buna itiraz etti.
Bobby Shell, Bitcoin Lightning ağ altyapısı sağlayıcısı Voltage’ın pazarlama başkan yardımcısı, Satoshi’yi aramanın boşuna bir çaba olduğunu belirtti. Cryptonews’e konuşan Shell, “Satoshi’nin kim olduğunu bilmenin bir değeri yok. Bu tür tahminler sadece insanların hayatlarını riske atar ve hiçbir anlam ifade etmez” dedi.
Birçok kişi, Satoshi Nakamoto’nun kimliğini çözmeye çalıştı; Nick Szabo, Hal Finney ve Dorian Nakamoto gibi isimler en sık öne sürülen adaylar arasında yer aldı. Ancak hiçbir aday, nihai kanıtlarla desteklenmedi.
En son Satoshi avını başlatan kişi ise Kanadalı Bitcoin Core geliştiricisi Peter Todd’u Nakamoto olarak tanımlayan HBO film yapımcısı Cullen Hoback oldu. Todd, açıklama sonrası güvenlik nedeniyle saklanmaya başladı.
Satoshi Nakamoto’nun kimliği, Bitcoin dünyasında hâlâ en büyük gizemlerden biri olmaya devam ediyor. Cüzdanındaki Bitcoin’lerin şu anki döviz kuru üzerinden tahmini değeri ise 107 milyar doları buluyor.
‘Satoshi Dorsey Olsaydı Büyük Olay Olurdu’
Voltage’tan Bobby Shell, Nakamoto’yu aramanın “saygısızlık” olduğunu düşündüğünü belirtirken, Orange Pill Uygulaması CEO’su Matteo Pellegrini, Jack Dorsey’in Satoshi olduğunun doğrulanmasının büyük bir olay yaratacağına inanıyor. Pellegrini, “Bu durum, Dorsey’i Bitcoin tarihinin en etkili figürü yapar ve BTC’nin kökenleri, yönetimi ve vizyonu üzerine yoğun tartışmalar başlatır,” dedi.
Pellegrini, Dorsey’in Satoshi çıkarsa, bunun piyasayı derinden etkileyeceğini belirtti.
“Bu, merkeziyetçilikle ilgili endişeleri yeniden alevlendirecek. Fiyatın tepkisi büyük olacak; olumlu ya da olumsuz, piyasanın Dorsey’in tarihsel ve gelecekteki katılımını nasıl algıladığına bağlı.”
Ancak, Bitcoin’in temel gücünün merkeziyetsizlik olduğunu hatırlatarak, “Hiçbir birey, hatta yaratıcısı bile Bitcoin’in geleceğini kontrol edemez,” diye vurguladı.
VanEck’ten Mathew Sigel ise, Satoshi’nin kimliğinin açıklanmasının belirsizliği sona erdireceğini savundu. Ancak, Dorsey’in Satoshi olarak doğrulanmasının, Bitcoin’in fiyatı ve topluluğu üzerinde büyük bir etkisi olmayacağını belirtti.
Murray, Dorsey’in Bitcoin’e olan hayranlığını ve merkeziyetsizliği savunmaya devam ettiğini, ayrıca BTC’yi kendi sanatsal yaratımı olarak gördüğünü öne sürerek teorisini daha da destekledi.
Dorsey’in 2001 yılında, “iz bırakmadan fark yaratma” konusunda bir manifesto yazması ve 2003’te “ABD dolarına olan bağımlılığını sonlandırıp bir takas ağı oluşturma” fikrini duyurması, Bitcoin’in doğuşuyla örtüşüyor. Bitcoin, dolara ve hükümetlerin para birimlerine duyulan güvensizlikten doğdu. Bu bağlamda, Dorsey’in “iz bırakmadan iz bırakma” hedefi, Satoshi’nin kimliğinin hala bir sır olmasını simgeliyor.
Dorsey’in Bitcoin ile ilgili bir başka önemli nokta ise 5 Aralık 2010’da Bitcoin forumunda Wikileaks’e bağış yapılmaması çağrısı yapması. Dokuz gün sonra ise, Twitter, Wikileaks’in teslim etmesi gereken tüm verileri içeren gizli bir mahkeme emriyle vurulmuştu. Murray, Dorsey’nin 2011 Mart’ında Twitter’ın CEO’luğuna atandıktan sonra Nakamoto’nun ortadan kaybolduğunu ve Dorsey’in Square (şu anda Block) CEO’luğuna odaklandığını belirtiyor. Dorsey, o dönem, “her ikisiyle de çok meşgul olduğunu” tweetlemişti.
İpuçları Birleşiyor
Murray, Jack Dorsey’in en yakın arkadaşı Alyssa Milano’nun 2013’te yazdığı “Hacktivist” adlı romana dikkat çekti. Kitapta, Dorsey “ünlü bir takma adın ardında çifte hayat yaşayan biri” olarak tanımlanıyor. Milano, Temmuz 2015’te kitabın devamını yayınlayarak Dorsey hakkında daha fazla ayrıntı verdi. İkinci romanda, “Jack’in ünlü takma adı ele geçiriliyor ve yazılımı amaçlanmayan şekilde geliştiriliyor” şeklinde bir anlatıma yer verildi.
Murray, kitabın içeriğine dayanan gözlemlerine devam ederek, “Uçağın logosu, Gavin Andresen’in Bitcoin Faucet logosuna neredeyse birebir benziyor” dedi. Dorsey’nin takma adını kullanmaya devam etmesinin ardında, Satoshi ve Bitcoin’in onun sanatsal bir yansıması olduğu düşüncesi yer alıyor. Dorsey’in dijital finansı dönüştürmeyi amaçlayarak anonimlik yerine bu takma adı tercih ettiğini öne sürüyor.
Dorsey, geçmişte, eğer gerçekten Satoshi olsaydı, bunu Lex Fridman’a asla itiraf etmeyeceğini belirtmişti. Ancak, 2023 Ekim’inde bir konferansta “Bitcoin ve Satoshi 2009’da çocukluğumun, merakımın, olmayı arzuladığım her şeyin ve sevdiğim her şeyin birleşimiydi” şeklinde bir açıklama yaptı. Ayrıca Temmuz 2024’te Nostr platformunda, “Satoshi’nin bir yerlerde oturup olan bitene güldüğünü sık sık hayal ediyorum” diyerek dikkatleri üzerine çekti.
Dorsey, aynı platformda merhum Bitcoin Core geliştiricisi Hal Finney’e de teşekkür ederek, Finney’in Bitcoin’e olan katkılarından bahsetti.
En İyi Bitcoin ve Kripto Cüzdanı






